اَلْعَصِلُ [el-ʹaṡil] (كَتِفٌ [ketif] vezninde) ve
اَلْأَعْصَلُ [el-aʹṡal] (أَحْمَرُ [aḩmer] vezninde) Eğri olan pek şey΄e denir. عَصِلٌ [ʹaṡil] kelimesinin cemʹi عِصَالٌ [ʹiṡâl]dir ʹayn’ın kesriyle; yukâlu: عُودٌ وَعَصًا عَصِلٌ وَأَعَصْلُ أَيْ مُعْوَجٌّ Ve
أَعْصَلُ [aʹṡal] Eğri bacaklı adama denir; yukâlu. رَجُلٌ أَعْصَلُ أَيِ الْمُعْوَجُّ السَّاقِ Ve baʹzılar dedi ki أَعْصَلُ [aʹṡal] bir nesne üzere dâ΄imâ eğilip avrılarak meşgûl ve müdâvim olan adama denir. Ve eğri dişe ve eğri oka denir; yukâlu: نَابٌ وَسَهْمٌ أَعْصَلُ أَيْ أَعْوَجُ Cemʹi عُصْلٌ [ʹuṡl]dür ʹayn’ın zammıyla.
اَلْأَعْصَلُ [el-aʹṡal] (hemzenin ve ṡâd’ın fethiyle) Ziyâde eğri olan diş; yukâlu: نَابٌ أَعْصَلُ أَيْ بَيِّنُ الْعَصَلِ مُعْوَجٌّ شَدِيدًا Ve
أَعْصَلُ [aʹṡal] Bacağı eğri olana dahi derler; yukâlu: رَجُلٌ أَعْصَلُ أَيْ مُعْوَجُّ السَّاقِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı