evrâḵu’l-ʹayn ~ أَوْرَاقُ الْعَيْنِ

Kamus-ı Muhit - أوراق العين maddesi

اَلْأَرْوَاقُ [el-ervâḵ] (hemzenin fethiyle) رَوْقٌ [revḵ]ın cemʹidir, perdelere denir; ve minhu yukâlu: رَمَى فُلاَنٌ بِأَرْوَاقِهِ عَلَى الدَّابَّةِ إِذَا رَكِبَهَا ve yukâlu: رَمَى بِأَرْوَاقِهِ عَنِ الدَّابَّةِ إِذَا نَزَلَ عَنْهَا ve yekûlûne أَلْقَى أَرْوَاقَهُ إِذَا عَدَا فَاشْتَدَّ عَدْوُهُ Zîrâ pek seğirtmeğe başlayan adam üstünde olan libâsları soyunup çıkarır; ve yekûlûne: أَلْقَى أَرْوَاقَهُ إِذَا أَقَامَ بِالْمَكَانِ مُطْمَئِنًّا كَأَنَّهُ ضِدٌّ Ve bu bast-ı seccâde kabîlindendir; ve yekûlûne: أَلْقَى عَلَيْكَ أَرْوَاقَهُ وَهُوَ أَنْ تُحِبَّهُ شَدِيدًا Burada mahabbet-i hâlise maʹnâsından me΄hûzdur ve ʹazm ve himmet ve fiʹal maʹnâsından dahi olur, gûyâ ki cümle-i ʹazm ü teveccüh ü kasdı ona masrûf olur; ve yukâlu: أَلْقَتِ السَّحَابَةُ أَرْوَاقَهَا أَيْ مَطَرَهَا وَوَبْلَهَا أَوْ مِيَاهَهَا الصَّافِيَةَ Pes şey΄-i sâfî maʹnâsından me΄hûz olur. Ve

أَوْرَاقُ اللَّيْلِ [evrâḵu’l-leyl] Gecenin perde şeklinde münsedil olan zulmetinden ʹibârettir. Ve

أَوْرَاقُ الْعَيْنِ [evrâḵu’l-ʹayn] Gözlerin cevânib ve etrâfına ıtlâk olunur; ve yekûlûne أَسْبَلَتِ الْعَيْنُ أَرْوَاقَهَا إِذَا سَالَتْ دُمُوعُهَا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı