اَلنُّكْبَةُ [en-nukbet] (جُرْعَةٌ [curʹat] vezninde) Yığılmış buğday harmanına denir, صُبْرَةٌ [ṡubret] gibi taş yığınına da ıtlâk olunur.
اَلنَّكْبَةُ [en-nekbet] (نَزْلَةٌ [nezlet] vezninde) Musîbet maʹnâsınadır ki hâdise-i şedîde ve nâ΄ibe-i mü΄essireden ʹibârettir, نَكْبَاءُ رِيحٍ [nekbâ΄u rîḩ]ten me΄hûzdur; نَكْبٌ [nekb] dahi denir, mübâlagaten cemʹi نُكُوبٌ [nukûb] gelir. Baṡâ΄ir’de نَكَبَاتٌ [nekebât] ile mersûmdur, harekâtla; yukâlu: أَصَابَهُ نَكْبٌ وَنَكْبَةٌ أَيْ مُصِيبَةٌ
اَلنَّكْبَةُ [en-nekbet] (nûn’un fethi ve kâf’ın sükûnuyla) Onmadıklık.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı