el-ḣalṡ ~ اَلْخَلْصُ

Kamus-ı Muhit - الخلص maddesi

اَلْخَلْصُ [el-ḣalṡ] (ḣâ’nın fethi ve lâm’ın sükûnuyla) Bir nesneden halâs bulan şeye denir. Bu münâsebetle eski kırbanın iki tarafında olan kayışların aralığından süzülüp akan suya ıtlâk olunur; ve minhu: يَرْشَحُ خَلْصَا الشَّنَّةِ أَيْ عِرْقَاهَا يَعْنِي مَا خَلَصَ مِنَ الْمَاءِ مِنْ خَلَلِ سُيُورِهَا

اَلْخِلْصُ [el-ḣilṡ] (ḣâ’nın kesriyle) Hâlis ve samîm dosta ıtlâk olunur. Cemʹi خُلَصَاءُ [ḣulaṡâ΄] gelir, كُرَمَاءُ [kuremâ΄] vezninde; yukâlu: هُوَ خِلْصُكَ أَيْ خِدْنُكَ

اَلْخَلَصُ [el-ḣalaṡ] (fethateynle) Elde ve ayakta olan kemikler ince filizler gibi çatal çatal kıymıklı şâh şâh olmak maʹnâsınadır. Bu ellerde ve ayaklarda olan ince ince uzun kemiklerde olur ki aralarında cüz΄îce etler sokuşturulmuş olur ve Hind tavuklarının baldırları kemikleri dahi bu resme olur; yukâlu: خَلِصَ الْعَظْمُ خَلَصًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا تَشَظَّى فِي اللَّحْمِ وَذَلِكَ فِي قَصَبِ عِظَامِ الْيَدِ وَالرِّجْلِ Şârih نَشِطَ nüshalarını tahti΄e ve تَشَظَّى olmağı imzâ eylemiştir. Ve

خَلَصٌ [ḣalaṡ] Bir nevʹ sarmaşık otuna denir ki asma gibi ağaçlara sarmaşıp çıkar, be-gâyet hoş-bû ve dâneleri ʹakîk olup parıldar; müfredi خَلَصَةٌ [ḣaleṡat]tır.

Vankulu Lugatı - الخلص maddesi

اَلْخِلْصُ [el-ḣilṡ] (ḣâ’nın kesri ve lâm’ın sükûnuyla) Mahsûs ve muhtâr olan dost maʹnâsınadır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı