اَلْإِهْتِزَامُ [el-ihtizâm] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) Bulut yağmur dökerken tarâka ve raʹd ile çatlamak maʹnâsınadır; yukâlu: إِهْتَزَمَتِ السَّحَابَةُ بِالْمَاءِ إِذَا تَشَقَّقَتْ مَعَ صَوْتٍ Ve boğazlamak maʹnâsınadır; yukâlu: إِهْتَزَمَ الشَّاةَ إِذَا ذَبَحَهَا Ve bir nesneye sürʹatle koşup gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: إِهْتَزَمَهُ إِذَا ابْتَدَرَهُ وَأَسْرَعَ إِلَيْهِVe minhu’l-meselu: “إِهْتَزِمُوا إِلَى ذَبِيحَتِكُمْ” أَيْ بَادِرُوا إِلَى ذَبْحِهَا قَبْلَ هُزَالِهَا Yaʹnî “Kurbânlarınızı zebh eylemeğe şitâb ve sürʹat eyleyesiz, zîrâ durdukça mehzûl olur.” Bu mesel fırsatı igtinâm eylemek mevkiʹinde darb olunur. Ve at seğirtirken seğirtmesinin harıltısı zâhir ve mesmûʹ olmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِهْتَزَمَ الْفَرَسُ إِذَا سُمِعَ صَوْتُ جَرْيِهِ
اَلْإِهْتِزَامُ [el-ihtizâm] (hemzenin ve tâ’nın kesriyle) At seğirtmesini âvâzı. Ve
إِهْتِزَامٌ [ihtizâm] Koyun boğazlamağa dahi derler; tekûlu: إِهْتَزَمْتُ الشَّاةُ إِذَا ذَبَحْتَهَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı