اَلتَّصَلْصُلُ [et-teṡalṡul] (تَزَلْزُلٌ [tezelzul] vezninde) Bu dahi demir ve huliyy makûlesi tıngırdamak ve çığıştamak maʹnâsınadır; yukâlu: تَصَلْصَلَ اللِّجَامُ بِمَعْنَى صَلْصَلَ وَيُقَالُ تَصَلْصَلَ الْحُلِيُّ إِذَا صَوَّتَ Ve gölün dibinde olan çamur kurumak maʹnâsınadır ki patırtıyı müstelzimdir; yukâlu: تَصَلْصَلَ الْغَدِيرُ إِذَا جَفَّتْ حَمْأَتُهُ
اَلتَّصَلْصُلُ [et-teṡalṡul] (ʹalâ-vezni اَلتَّزَلْزُل [et-tezelzul]) Kabîle halkının bir yere geldiklerinde âvâzı; yukâlu: تَصَلْصَلَ الْحَيُّ إِذَا صَوَّتَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı