el-ḩâḵḵat ~ اَلْحَاقَّةُ

Kamus-ı Muhit - الحاقة maddesi

اَلْحَاقَّةُ [el-ḩâḵḵat] (ḵâf’ın teşdîdiyle) حَقَّةٌ [ḩaḵḵat] gibi nâzil ve vâkiʹ olan hâdise ve beliyye-i sâbiteye ıtlâk olunur; yukâlu: أَخَذَتْهُمُ الْحَقَّةُ وَالْحَاقَّةُ أَيِ النَّازِلَةُ الثَّابِتَةُ Ve yevm-i kıyâmete ıtlâk olunur, zîrâ onda حَوَاقُّ [ḩavâḵḵ]-ı umûr yaʹnî sevâb ve hisâb ve ʹikâb gibi sevâbit-i ahvâl vâkiʹ olur. Pes mülâbese isnâd-ı mecâzî cihetiyle yâhûd ذُو الْحَاقَّةِ te΄vîliyle olur. Yâhûd her kavmin aʹmâllerini izhâr ve isbât eylediği için kıyâmete حَاقَّةٌ [ḩâḵḵat] ıtlâk olundu. Ve minhu kavluhu taʹâlâ: ﴿اَلْحَاقَّةُ﴾ أَيِ الْقِيَامَةُ لِأَنَّ فِيهَا حَوَاقَّ الْأُمُورِ أَوْ يَحُقُّ لِكُلِّ قَوْمٍ عَمَلَهُمْ Lâkin yevm-i kıyâmet bi-nefsihâ vücûb ve sübût ve vukûʹla muttasıfe olmakla irtikâb-ı mecâza hâcet yoktur zann olunur.

Vankulu Lugatı - الحاقة maddesi

اَلْحَاقَّةُ [el-ḩâḵḵat] (kezâlik ḵâf’ın teşdîdiyle) Kıyâmet günü. Ve bununla tesmiye olundu zîrâ, حَوَاقُّ [ḩavâḵḵ]-ı umûr ondadır, yaʹnî sevâbit-i umûr sevâbdan ve cezâdan her ne var ise ondadır, pes o güne حَاقَّةٌ [ḩâḵḵat] dedikleri kendide vâkiʹ olana binâ΄en olur

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı