اَلْخَيْطَةُ [el-ḣayṯat] (تَمْرَةٌ [temret] vezninde) Kazığa ıtlâk olunur, وَتِدٌ [vetid] maʹnâsına. Ve ipe ve urgana denir; yukâlu: مَدَّ خَيْطَةً أَيْ حَبْلاً Ve şol ipliğe denir ki bal sağan kimsenin kullandığı ipe bağlı olur. ʹAlâ-kavlin esvâbı üstüne giyip büründüğü üstlüğe denir. Ve
خَيْطَةٌ [ḣayṯat] Masdar olur, bir kimseye bir kere mürûr eylemek yâhûd sürʹatle mürûr eylemek maʹnâsına; yukâlu: خَاطَ إِلَيْهِ خَيْطَةً إِذَا مَرَّ عَلَيْهِ مَرَّةً وَاحِدَةً أَوْ سَرِيعَةً
اَلْخَيْطَةُ [el-ḣayṯat] (ḣâ’nın fethi ve yâ’nın sükûnuyla) Kazıktır, وَتِدٌ [vetid] maʹnâsına, Hužeyl kelâmı üzere, niteki baʹzı şiʹrlerinde vâkiʹ olmuşlardır. Ve Ebû ʹAmr eyitti: خَيْطَةٌ [ḣayṯat] şol latîf iptir ki ağaç kabından ederler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı