اَلذَّمِيلُ [ež-žemîl] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Deve kısmının yürüyüşünden bir gûne yürüyüşe denir ki kendi kolayına tabîʹatınca mülâyim yürümesinden ʹibarettir, ʹalâ-kavlin عَنَقٌ [ʹanaḵ] mertebesinden ki adımları açıp boyunlarını uzatarak su gibi eşmekten ʹibârettir, ziyâde ve mütecâviz olan yürümesine denir; yukâlu: سَارَ الْبَعِيرُ سَيْرًا ذَمِيلًا وَهُوَ السَّيْرُ اللَّيِّنُ مَا كَانَ أَوْ فَوْقَ الْعَنَقِ Ve
ذَمِيلٌ [žemîl] Masdar olur, ke-mâ se-yuzkeru.
اَلذَّمِيلُ [ež-žemîl] (žâl’ın fethi ve mîm’in kesri ve meddiyle) Deve seyrinden bir nevʹdir. Ebû ʹUbeyd eyitti: Kaçan seyr عَنَقٌ [ʹanaḵ] mertebesinden fi’l-cümle tecâvüz etse ona تَزَيُّدٌ [tezeyyud] derler ve ondan sonra ذَمِيلٌ [žemîl] derler ve kaçan ذَمِيلٌ [žemîl]den fi’l-cümle tecâvüz etse رَسِيمٌ [resîm] derler; yukâlu: ذَمَلَ يَذْمُلُ ذَمِيلًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ Ve Aṡmaʹî eyitti: وَلَا يَذْمُلُ بَعِيرٌ يَوْمًا وَلَيْلَةً إِلَّا مَهْرِيٌّ Ve مَهْرِيٌّ [mehriyy] bir cins devedir ki Mehre kabîlesine mensûbdur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı