اَلرَّثَاثَةُ [er-rešamp;âšamp;et] (حَدَاثَةٌ [ḩadâšamp;et] vezninde) ve
اَلرُّثُوثَةُ [er-rušamp;ûšamp;et] (سُفُولَةٌ [sufûlet] vezninde) Eskiyip yeprimekle işe yaramaz olmak maʹnâsınadır; yukâlu: رَثَّ الشَّيْءُ رَثَاثَةً وَرُثُوثَةً مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا بَذَّ ve yukâlu: رَجُلٌ رَثُّ الْهَيْئَةِ أَيْ بَاذُّهَا خَلَقُهَا ve yukâlu: فِي هَيْئَتِهِ رَثَاثَةٌ أَيْ بَذَاذَةٌ Yaʹnî üstü başı köhne, pejmürde-kıyâfet demektir.
اَلرَّثَاثَةُ [er-rešamp;âšamp;et] (râ’nın fethiyle) Çürümek; yukâlu: رَثَّ الْحَبْلُ وَغَيْرُهُ يَرِثُّ رَثَاثَةً مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا بَلِيَ Ve حَبْلٌ [ḩabl] ḩâ-i mühmele ve bâ-i muvahhade ile ip, resen maʹnâsına. Ve
رَثَاثَةٌ [rešamp;âšamp;et] Yaramazlığa dahi derler; yukâlu: فِي هَيْئَتِهِ رَثَاثَةٌ أَيْ بَذَاذَةٌ Ve بَذَاذَةٌ [bežâžet] bâ-i muvahhadenin fethiyle ve žâleyn-i muʹcemeteynle yaramazlık demek olur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı