es-selʹat ~ اَلسَّلْعَةُ

Kamus-ı Muhit - السلعة maddesi

اَلسَّلْعَةُ [es-selʹat] (تَمْرَةٌ [temret] vezninde) Başta olan yarığa denir, ne gûne olursa olsun, ʹalâ-kavlin deriyi şakk eden yarığa denir ve fetehâtla câ΄izdir; cemʹi سَلَعَاتٌ [seleʹât] gelir fetehâtla ve سِلاَعٌ [silâʹ] gelir. Bu maʹnâdan fethateynle سَلَعٌ [selaʹ] lafzı ism-i cemʹdir, حَلَقٌ [ḩalaḵ] ve حَلْقَةٌ [ḩalḵat] gibi; yukâlu: بِرَأْسِهِ سَلْعَةٌ أَيْ شَجَّةٌ كَائِنَةً مَا كَانَتْ أَوِ الَّتِي تَشُقُّ الْجِلْدَ

اَلسِّلْعَةُ [es-silʹat] (sîn’in kesriyle) Metâʹa denir. Ve hassâtan ticâret metâʹına denir; cemʹi سِلَعٌ [silaʹ] gelir, عِنَبٌ [ʹineb] vezninde; yukâlu: بِيَدِهِ سِلْعَةٌ مَرْبَحَةٌ أَيِ الْمَتَاعُ وَمَا تُجِرَ بِهِ Ve bez gibi nesnedir ki baʹzı beden-i insânîde zuhûr eder, sîn’in fethi ve fetehâtla ve عِنَبَةٌ [ʹinebet] vezninde lügattır. Ve baʹzılar ʹindinde سِلْعَةٌ [silʹat] bir gûne ḣurâcedir ki boyunda zuhûr eder yâhûd bezdir ki boyunda zuhûr eder yâhûd bedende bez gibi bir ziyâdedir ki tahrîk olundukta müteharrik olur ke küçüğü nohut ve büyüğü kavun kadar olur. İşbu سِلْعَةٌ [silʹat] dediği, ur ve yumru taʹbîr ettikleridir ki ekserî boyunda ve boğazda zuhûr eder, Fârisîde dâmgûl derler. Mü΄ellifin merciʹ-i terdîdâtı vâhiddir. Ve

سِلْعَةٌ [silʹat] Sülük taʹbîr olunan uzun ve siyâh kurtçağıza denir, عَلَقٌ [ʹalaḵ] maʹnâsına; cemʹi سِلَعٌ [silaʹ] gelir, عِنَبٌ [ʹineb] vezninde.

Vankulu Lugatı - السلعة maddesi

اَلسَّلْعَةُ [es-selʹat] (sîn’in fethiyle) Baş yarığıdır.

اَلسِّلْعَةُ [es-silʹat] (sîn’in kesri ve lâm’ın sükûnuyla) Metâʹ. Ve

سِلْعَةٌ [silʹat] Şol ura derler ki bez gibi bedende çıkar, taharrük olunsa müteharrik olup nohut mikdârından kavun mikdârına varınca büyür.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı