اَللَّذْمُ [el-ležm] (lâm’ın fethi ve žâl-ı muʹcemenin sükûnuyla) Bir nesneden ʹacebe gelmek maʹnâsınadır; yukâlu: لَذِمَهُ الشَّيْءُ لَذْمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا أَعْجَبَهُ Ve bir yerde pâyidâr olup durmak maʹnâsınadır; yukâlu: لَذِمَ بِالْمَكَانِ إِذَا لَزِمَهُ
اَللَّذْمُ [el-ležm] (lâm’ın fethi ve žâl-ı muʹcemenin sükûnuyla) Bir yerde sâbit olup durmak, Ebû Zeyd rivâyeti üzere; tekûlu: لَذِمْتُ الْمَكَانَ لَذَمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا لَزِمْتَهُ Ve ʹacebe getirmek maʹnâsına da gelir; yukâlu: لَذِمَهُ الشَّيْءُ إِذَا أَعْجَبَهُ كَمَا فِي شِعْرِ الْهُذَلِيِّ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı