el-lemm ~ اَللَّمُّ

Kamus-ı Muhit - اللم maddesi

اَللَّمُّ [el-lemm] (lâm’ın fethi ve mîm’in teşdîdiyle) Cemʹ eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: لَمَّ الشَّيْءَ لَمًّا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا جَمَعَهُ وَيُقَالُ لَمَّ اللهُ شَعَثَهُ أَيْ قَارَبَ بَيْنَ شَتِيتِ أُمُورِهِ Yaʹnî “Hazret-i Ḣudâ onun perîşân olan umûrunu derneştirip müctemiʹ eyleye” ki hayr duʹâdır; ve yukâlu: إِنَّ دَارَنَا لَمُومَةٌ أَيْ تَجْمَعُ النَّاسَ وَتَرُبُّهُمْ وَتُصْلِحُهُمْ Ve konmak maʹnâsınadır; yukâlu: لَمَّ بِهِ إِذَا نَزَلَ

Vankulu Lugatı - اللم maddesi

اَللَّمُّ [el-lemm] (lâm’ın fethi ve mîm’in teşdîdiyle) Bir nesneyi cemʹ edip ıslâh etmek; yukâlu: لَمَّ اللهُ شَعَثَهُ أَيْ أَصْلَحَ وَجَمَعَ مَا تَفَرَّقَ مِنْ أُمُورِهِ ve minhu kavluhum: إِنَّ دَارَكُمْ لَمُومَةٌ أَيْ تَلُمُّ النَّاسَ وَتَجْمَعُهُمْ Ve

لَمٌّ [lemm] Bir nesneyi cemʹ edip almağa dahi derler; ve minhu kavluhu taʹâlâ: ﴿وَتَأْكُلُونَ التُّرَاثَ أَكْلًا لَمًّا﴾ (الفجر، 19) أَيْ نَصِيبَهُ وَنَصِيبَ صَاحِبِهِ وَقَالَ أَبُو عُبَيْدَةَ يُقَالُ لَمَمْتُهُ أَجْمَعَ حَتَّى أَتَيْتُ عَلَى آخِرِهِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı