اَلْعَثَرِيُّ [el-ʹašamp;eriyy] (عَرَبِيٌّ [ʹarabiyy] vezninde) عَثْرٌ [ʹašamp;r] gibi bu dahi mahzâ yağmur ile saky olunan zerʹ ve eşcâra denir. Şârih der ki gûyâ ki sâhibini iʹmâl ve itʹâb eylemeyip bi-nefsihi su üzere düşmüş gibi olur. Pes fethateynle عَثَرِيٌّ [ʹašamp;eriyy] tagyîr-i neseb kabîlindendir; ve minhu fî hadîsi’z-zekâti: “مَا كَانَ بَعْلاً أَوْ عَثَرِيًّا فَفِيهِ الْعُشْرُḢ هُوَ مِنَ النَّخِيلِ الَّذِي يَشْرَبُ بِعُرُوقِهِ مِنْ مَاءِ الْمَطَرِ وَكَذَا الزَّرْعُ Ve
عَثَرِيٌّ [ʹašamp;eriyy] Dünyâ ve âhiret talebinden muʹattal ve fârig olan bî-himmet kismeye ıtlâk olunur; yukâlu: رَجُلٌ عَثَرِيٌّ إِذَا لَمْ يَكُنْ فِي طَلَبِ دُنْيَا وَلاَ آخِرَةٍ Bu maʹnâda baʹzen yâ’yı müşedded ederler, lâkin savâb olan muhaffef olmaktır. Kâle’ş-şârih ve minhu’l-hadîsu: “أَبْغَضُ النَّاسِ إِلَى اللهِ تَعَالَى الْعَثَرِيُّḢ وَهُوَ الَّذِي لَيْسَ فِي أَمْرِ الدُّنْيَا وَلاَ فِي أَمْرِ الْآخِرَةِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı