merî΄ ~ مَرِيءٌ

Kamus-ı Muhit - مريء maddesi

الْمَرِيءُ [el-merî΄] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Mürû΄etli ve insâniyyetli olan adama denir; yukâlu: رَجُلٌ مَرِيءٌ أَيْ ذُو مُرُوءَةٍ وَإِنْسَانِيَّةٍ Ve hazmı âsân olan sinici ve güvârâ taʹâm ve şarâba denir; yukâlu: طَعَامٌ مَرِيءٌ هَنِيءٌ أَيْ حَمِيدُ الْمَغَبَّةِ بَيِّنُ الْمَرْأَةِ Ve mizâca muvâfık ve çespân olan nesneye denir; ve minhu yukâlu: كَلَأٌ مَرِيءٌ أَيْ غَيْرُ وَخِيمٍ Yaʹnî “Davarın mizâcına yarar çayırdır.” Ve

مَرِيءٌ [merî΄] Boğazda bir ucu ciğere muttasıl yola denir ki ondan taʹâm ve şarâb miʹdeye vâsıl olur, boğaza mülâsık ve miʹdenin ve kursağın başıdır. Boğazda iki yol olur, birisi kasabe-i ri΄edir ki boğumlu olur, boğurtlak ve hırtlak taʹbîr olunur; bu, nefes mecrâsıdır. Ve birisi مَرِيءٌ [merî΄]dir ki kızıl öyken ve kızıl ünlük taʹbîr olunur; bu, taʹâm ve şarâb mecrâsıdır, hazm mahalli olmakla مَرِيءٌ [merî΄] ıtlâk olundu. Ve مَرِيءٌ [merî΄] lafzının cemʹi أَمْرِئَةٌ [emriʹet] gelir أَفْعِلَةٌ [efʹilet] vezninde ve مُرُؤٌ [muru΄] gelir, سَرِيرٌ [serîr] ve سُرُرٌ [surur] gibi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı