اَلْإِيلَاءُ [el-îlâ΄] (hemzenin kesriyle) Yemîn eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: آلَى إِيلَاءً إِذَا أَقْسَمَ Şârih der ki baʹdehu إِيلَاءٌ [îlâ΄] ʹörf-i şerʹde mâniʹ-i cimâʹ-ı zevce olan yemîne mahsûs oldu, niteki keyfiyyât ve ahkâmı kütüb-i fıkhiyyede meşrûhtur. Ve
إِيلَاءٌ [îlâ΄] Bir mahal koyun ve keçi kığlığı olmak maʹnâsınadır; yukâlu: آلَى الْمَكَانُ إِذَا صَارَ ذَا بَعَرِ الْغَنَمِ
اَلْإِيلَاءُ [el-îlâ΄] (hemzenin kesri ve meddi ve elifin meddiyle) Karîb kılmak; tekûlu: أَوْلَيْتُهُ الشَّيْءَ فَوَلِيَهُ Ve
إِيلَاءٌ [îlâ΄] İhsân etmeğe dahi derler; tekûlu: أَوْلَيْتُهُ الْمَعْرُوفَ Ve maʹrûf ihsâna derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı