اَلرَّصِينُ [er-reṡîn] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Muhkem ve üstüvâr olan nesneye denir; yukâlu: شَيْءٌ رَصِينٌ أَيْ مُحْكَمٌ Ve yâr ve hem-deminin işini görmeğe sâ΄î ve müsâʹid olan ehl-i mürû΄ete denir; yukâlu: هُوَ رَصِينٌ أَيْ حَفِيٌّ بِحَاجَةِ صَاحِبِهِ Ve vecaʹ ve derd ve elemi olan adama denir; yukâlu: هُوَ رَصِينٌ أَيْ مُوجَعٌ مُتَأَلِّمٌ Ve
رَصِينَا الْفَرَسِ [reṡîna’l-feres] At kısmının dizlerinde olan sinirlerin ki paçasıyla kolları beyninde parmak parmak mürekkebdir, uçlarına denir.
اَلرَّصِينُ [er-raṡîn] (râ’nın fethi ve ṡâd’ın kesri ve meddiyle) Muhkem ve sâbit olan nesne. Ve
رَصِينٌ [raṡîn] Bir kimsenin hâcetin bitirmeğe sâʹî olan olan kimseye de derler; yukâlu: فُلَانٌ رَصِينٌ بِحَاجَتِكَ أَيْ حَفِيٌّ بِهَا Ve حَفِيٌّ [ḩafiyy] ḩâ΄-i mühmele ile ve fâ’yla nihâyet mertebede saʹy edene derler. Ve
رَصِينُ الْجَوْفِ [raṡînu’l-cevf] İçerisinde vecaʹı olana derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı