Kamus-ı Muhit - الزم maddesi

اَلزَّمُّ [ez-zemm] (zây’ın fethi ve mîm’in teşdîdiyle) Bağlamak maʹnâsınadır; yukâlu: زَمَّهُ زَمًّا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا شَدَّهُ Ve devenin başında ağrı hâdis olmakla başını yukarı kaldırmak maʹnâsınadır; yukâlu: زَمَّ الْبَعِيرُ بِأَنْفِهِ إِذَا رَفَعَ رَأْسَهُ لِأَلَمٍ بِهِ Ve bir kimse başını yukarı tutmak maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: زَمَّ الرَّجُلُ بِرَأْسِهِ إِذَا رَفَعَهُ Ve زَمُّ الْأَنْفِ [zemmu’l-enf] burnunu havâya tutmak maʹnâsınadır ki kibr ve nahvetle dimâg eylemekten kinâyedir; yukâlu: زَمَّ الرَّجُلُ بِأَنْفِهِ إِذَا شَمَخَVe doldurmak maʹnâsınadır; yukâlu: زَمَّ الْقِرْبَةَ إِذَا مَلَأَهَا Ve deveye yular geçirmek maʹnâsınadır; yukâlu: زَمَّ الْبَعِيرَ إِذَا خَطَمَهُ Ve yürümekte sâ΄ire sebk ve takaddüm eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: زَمَّ الرَّجُلُ إِذَا تَقَدَّمَ فِي السَّيْرِ Ve tekellüm eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: زَمَّ الرَّجُلُ إِذَا تَكَلَّمَ Ve kurt kuzuyu kapıp başını yukarı tutarak alıp götürmek maʹnâsınadır ki kuzunun boynundan kavramakla kuzunun başı yukarı kalır; yukâlu: زَمَّ الذِّئْبُ السَّخْلَةَ إِذَا أَخَذَهَا رَافِعًا رَأْسَهَا

Vankulu Lugatı - الزم maddesi

اَلزَّمُّ [ez-zemm] (zâ’nın fethi ve mîm’in teşdîdiyle) Yularlamak; tekûlu: زَمَمْتُ النَّعْلَ وَزَمَمْتُ الْبَعِيرَ إِذَا خَطَمْتَهُ Ve خَطْمٌ [ḣaṯm] ḣâ΄-i muʹceme ve ṯâ΄-i mühmele ile yularlamak maʹnâsınadır. Ve

زَمٌّ [zemm] Seyrde ileri yürümeğe dahi derler; yukâlu: زَمَّ فُلَانٌ إِذَا تَقَدَّمَ فِي السَّيْرِ Ve

زَمٌّ [zemm] Mütekebbirlik kılmağa dahi derler; yukâlu: زَمَّ بِأَنْفِهِ إِذَا تَكَبَّرَ Ve

زَمٌّ [zemm] Kaldırmak maʹnâsına da gelir.