اَلْعَاضِهُ [el-ʹâḋih] ve
اَلْعَاضِهَةُ [el-ʹâḋihet] (ḋâd’ların kesriyle) Soktuğu anda helâk eden kattâl yılana vasf olur; yukâlu: حَيَّةٌ عَاضِهٌ وَعَاضِهَةٌ إِذَا كَانَتْ تَقْتُلُ مِنْ سَاعَتِهَا Ve
عَاضِهٌ [ʹâḋih] Câdûya denir; yukâlu: هُوَ عَاضِهٌ أَيْ سَاحِرٌ
اَلْعَضِهُ [el-ʹadih] (ʹayn’ın fethi ve ḋâd’ın kesriyle) Bi-maʹnâhu; yukâlu: بَعِيرٌ عَاضِهٌ وَعَضِهٌ وَنَاقَةٌ عَاضِهٌ أَيْضًا Ve
عَاضِهٌ [ʹâḋih] Sâhire dahi derler, ʹalâ-mâ se-yecî΄u. Ve
عَاضِهٌ [ʹaḋih] ve
عَاضِهَةٌ [ʹâḋihet] Şol yılana dahi derler ki vurduğu sâʹat katl eyleye.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı