ḵuṯûṯ ~ قُطُوطٌ

Kamus-ı Muhit - قطوط maddesi

اَلْقَطُّ [el-ḵaṯṯ] (ḵâf’ın fethi ve tâ’nın teşdîdiyle) Bir nesneyi mutlakan kesmek, ʹalâ-kavlin arkuru kesmek maʹnâsınadır, kalem kesmesi gibi ve ʹalâ-re΄yin hokka ve kemik gibi pek nesneyi kesmek maʹnâsınadır; yukâlu: قَطَّ الشَّيْءَ قَطًّا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا قَطَعَهُ عَامَّةً أَوْ عَرْضًا أَوْ هُوَ قَطْعُ شَيْءٍ صُلْبٍ كَالْحُقَّةِ Ve

قَطٌّ [ḵaṯṯ] Kıvırcık hurde saça denir; yukâlu: شَعْرٌ قَطٌّ أَيْ قَصِيرٌ جَعْدٌ Ve bunda fekk-i idgâmla قَطَطٌ [ḵaṯaṯ] dahi lügattir; yukâlu: شَعْرٌ قَطَطٌ أَيْ قَصِيرٌ جَعْدٌ Ve

قَطَطٌ [ḵaṯaṯ] Saçı hurde ve kıvırcık olan adama denir; yukâlu: رَجُلٌ قَطُّ الشَّعْرِ وَقَطَطُهُ أَيِ الْقَصِيرُ وَالْجَعْدُ Bunda قَطٌّ [ḵaṯṯ]ın cemʹi قَطُّونَ [ḵaṯṯûn] ve أَقْطَاطٌ [aḵṯâṯ] ve قِطَاطٌ [ḵiṯâṯ] gelir ḵâf’ın kesriyle. Ve قَطَطٌ [ḵaṯaṯ]ın cemʹi قَطَطُونَ [ḵaṯaṯûn] ve أَقْطَاطٌ [aḵṯâṯ] ve قِطَاطٌ [ḵiṯâṯ] gelir. Ve

قَطٌّ [ḵaṯṯ] ve

قُطُوطٌ [ḵuṯûṯ] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Narh pahalı olmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَطَّ السِّعْرُ قَطًّا وَقُطُوطًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَيُقَالُ قُطَّ عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا غَلاَ Ve

قَطٌّ [ḵaṯṯ] Pahalı narha ıtlâk olunur; yukâlu: سِعْرٌ قَطٌّ أَيْ غَالٍ Ke-mâ se-yuzkeru. Ve

قَطٌّ [ḵaṯṯ] Hâssatan bağırtlak kuşunu çağırmağa denir; tahfîfle de câ΄izdir. Ve

قَطَطٌ [ḵaṯaṯ] ve

قَطَاطَةٌ [ḵaṯâṯat] Saç kıvırcık ve hurde olmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَطِطَ الشَّعْرُ كَفَرِحَ وَقَطَّ يَقَطُّ كَمَلَّ يَمَلُّ قَطَطًا وَقَطَاطَةً مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا كَانَ قَصِيرًا جَعْدًا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı