اَلشَّقْءُ [eş-şaḵ΄] (şîn’in fethi ve ḵâf’ın sükûnuyla) ve
اَلشُّقُوءَةُ [eş-şuḵû΄et] (zammeteynle) Devenin azısı zâhir olmak; yukâlu: شَقَأَ نَابُ الْبَعِيرِ إِذَا طَلَعَ Ve saçı taramak; yukâlu: شَقَأَ شَعْرَهُ بِالْمُشْطِ شَقْئًا أَيْ فَرَّقَهُ Ve bir kimsenin tepesine ʹasâ ile vurmak; yukâlu: شَقَأْتُهُ بِالْعَصَا شَقْئًا أَيْ أَصَبْتُ مَشْقَأَهُ أَيْ مَفْرِقَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı