اَلرَّشُوفُ [er-reşûf] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) Ağzının râyihası hoş hatuna denir ki dudakları رَشْفٌ [reşf] olunmağa lâyıktır; yukâlu: إِمْرَأَةٌ رَشُوفٌ أَيِ الطَّيِّبَةُ الْفَمِ Ve ferci kuru karıya denir ki zekeri emip sorar olur; yukâlu: إِمْرَأَةٌ رَشُوفٌ أَيِ الْيَابِسَةُ الْفَرْجِ Ve dudaklarıyla otlayan nâkaya ıtlâk olunur; yukâlu: نَاقَةٌ رَشُوفٌ أَيْ تَأْكُلُ بِمِشْفَرِهَا
اَلرَّشُوفُ [er-reşûf] (râ’nın fethi ve şîn’in zammı ve meddiyle) Şol ʹavrettir ki ağzı hûb ola, tayyibetü’l-fem maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı