اَلرَّضْعُ [er-raḋʹ] (râ’nın fethi ve ḋâd’ın sükûnuyla ve fethateynle) ve
اَلرَّضَاعُ [er-reḋâʹ] ve
اَلرَّضَاعَةُ [er-reḋâʹat] (râ’ların fethi ve kesriyle) ve
اَلرَّضِعُ [er-reḋiʹ] (كَتِفٌ [ketif] vezninde) Memeden süt emmek maʹnâsınadır; yukâlu: رَضِعَ الصَّبِيُّ أُمَّهُ وَرَضَعَهَا رَضْعًا وَرَضَعًا وَرَضَاعًا وَرَضَاعَةً وَرَضِعًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ والثاني إِذَا امْتَصَّ ثَدْيَهَا
اَلْمُرَاضَعَةُ [el-murâḋaʹat] (مُفَاعَلَةٌ [mufâʹalet] vezninde) Ve
اَلرِّضَاعُ [er-riḋâʹ] (جِدَالٌ [cidâl] vezninde) Çocuğu süt anaya vermek maʹnâsınadır; yukâlu: رَاضَعَ ابْنَهُ إِذَا دَفَعَهُ إِلَى الظِّئْرِ Ve çocuk gebe olan süt anasını emmek maʹnâsınadır; yukâlu: رَاضَعَ الطِّفْلُ إِذَا رَضَعَ أُمَّهُ وَفِي بَطْنِهَا وَلَدٌ Ve çocukla bilece bir âher çocuk emmek maʹnâsınadır; yukâlu: رَاضَعَهُ إِذَا رَضَعَ مَعَهُ
اَلرَّضِعُ [er-reḋiʹ] (كَتِفٌ [ketif] vezninde; bu dahi ism-i fâʹildir) ve
اَلرَّضِيعُ [er-reḋîʹ] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Ve
اَلرَّضَّاعُ [er-raḋḋâʹ] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) Cümlesi le΄îm ve nâkes şahsa denir. Bunda رَاضِعٌ [râḋiʹ]in cemʹi رُضَّعٌ [ruḋḋaʹ]dır, رُكَّعٌ [rukkaʹ] ve كُفَّارٌ [kuffâr] vezninde. Ve
رَضِيعٌ [reḋîʹ] Süt kardeşe denir, her birine ıtlâk olunur; yukâlu: فُلاَنٌ رَضِيعُكَ أَيْ أَخُوكَ مِنَ الرَّضَاعَةِ Bu müfâʹil maʹnâsınadır ki مُشَارِكٌ فِي الرَّضَاعَةِ demektir. İzâfeti hakîkiyyedir; ednâ mülâbeseye mebnî değildir.
اَلرَّضَاعُ [er-reḋâʹ] (râ’nın fethi ile) Meme emmek; yukâlu: رَضِعَ الصَّبِيُّ أُمَّهُ يَرْضَعُهَا رَضَاعًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ عَلَى مِثَالِ سَمِعَ يَسْمَعُ سَمَاعًا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı