اَلطَّمَاعَةُ [eṯ-ṯamâʹat] (فَضَاعَةٌ [feḋâʹat] vezninde) Pek tamaʹ-kâr olmak maʹnâsınadır ki murâd tamaʹ ile mecbûl olmaktır; yukâlu: طَمُعَ الرَّجُلُ طَمَاعَةً مِنَ الْبَابِ الْخَامِسِ إِذَا كَانَ كَثِيرَ الطَّمَعِ Şârihin beyânına göre bu makâm-ı taʹaccübde istiʹmâl olunur, niteki خَرُجَتِ الْمَرْأَةُ فُلاَنَةُ derler, كَثِيرَةُ الْخُرُوجِ olduğunu taʹaccüb makâmında.
اَلطَّمَاعَةُ [eṯ-ṯamâʹat] (ṯâ’nın fethiyle) ve
اَلطَّمَاعِيَةُ [eṯ-ṯamâʹiyet] (kezâlik ṯâ’nın fethi ve yâ’nın tahfîfiyle) Bi-maʹnâhu; yukâlu: طَمِعَ فِيهِ طَمَعًا وَطَمَاعَةً وَطَمَاعِيَةً مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı