eż-żamyâ΄ ~ اَلظَّمْيَاءُ

Kamus-ı Muhit - الظمياء maddesi

اَلظَّمْيَاءُ [eż-żamyâ΄] (حَمْرَاءُ [ḩamrâ΄] vezninde) Siyâh tüylü nâkaya denir; yukâlu: نَاقَةٌ ظَمْيَاءُ أَيْ سَوْدَاءُ Ve tepsirmiş dudağa denir ki kanı çekilmekle sölpüklenip karamtık ola, gerek halkî ve gerek ʹârızî olsun; yukâlu: شَفَةٌ ظَمْيَاءُ أَيْ ذَابِلَةٌ فِي سُمْرَةٍ Ve kapakları yufkaca olan göze denir; yukâlu: عَيْنٌ ظَمْيَاءُ أَيِ الرَّقِيقَةُ الْجَفْنِ Ve çelimsiz baldıra denir; yukâlu: سَاقٌ ظَمْيَاءُ أَيْ قَلِيلَةُ اللَّحْمِ Ve kanı azca ve revnaksız olan diş etine denir; yukâlu: لِثَةٌ ظَمْيَاءُ أَيِ الْقَلِيلَةُ الدَّمِ

Vankulu Lugatı - الظمياء maddesi

اَلظَّمْيَاءُ [eż-żamyâ΄] (żâ’nın fethi ve mîm’in sükûnu ve elifin meddiyle) Susamış olan kimse; yukâlu: شَفَةٌ ظَمْيَاءُ بَيِّنَةُ الظَّمَى إِذَا كَانَ فِيهَا سُمْرَةٌ وَذُبُولٌ Yaʹnî siyâha mâ΄il olup sölpük olsa. Ve لِثَةٌ ظَمْيَاءُ derler kaçan kanı az olsa, kalîlü’d-dem maʹnâsına. Ve لِثَةٌ [lišamp;et] šamp;â΄-i müsellese ile diş etlerine derler. Veعَيْنٌ ظَمْيَاءُ [ʹaynun żamyâ΄] derler kaçan göz kapağı yufka olsa رَقِيقَةُ الْجَفْنِ maʹnâsına. Ve سَاقٌ ظَمْيَاءُ [sâḵun żamyâ΄] derler kaçan incik ince olsa قَلِيلُ اللَّحْمِ maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı