اَلْفَرِيضُ [el-ferîḋ] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) ve
اَلْفَرَضِيُّ [el-feraḋiyy] (harekâtla ve yâ-yı nisbetle) Bunlar da fenn-i ferâ΄ize ʹâlim ve dânâ olan adama denir; yukâlu: رَجُلٌ فَارِضٌ وَفَرِيضٌ وَفَرَضِيٌّ أَيْ عَارِفٌ بِالْفَرَائِضِ ve yukâlu: هُوَ أَفْرَضُ النَّاسِ أَيْ أَعْلَمُهُمْ بِعِلْمِ الْفَرَائِضِ Ve
فَرِيضٌ [ferîḋ] Gezi kertilmiş oka denir ki kurulunca oraya kiriş gelir; yukâlu: سَهْمٌ فَرِيضٌ أَيْ مَفْرُوضٌ فُوقُهُ
اَلْفَرِيضُ [el-ferîḋ] (fâ’nın fethi ve râ’nın kesri ve meddiyle) Şol oka derler ki yukarısından kiriş yeri açılmış ola.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı