zunbûr ~ زُنْبُورٌ

Kamus-ı Muhit - زنبور maddesi

اَلزُّنْبُورُ [ez-zunbûr] (zâ’nın zammıyla) Eşek arısı ve sarıca arı dedikleri arıya denir; mü΄ellif ذُبَابٌ لَسَّاعٌ ʹibâretiyle tefsîr edip şârihin ve ümmehât-ı sâ΄irenin beyânı üzere o gûne arı ile terceme olundu. Hattâ Zemaḣşerî, Muḵaddimetü’l-Edeb’de “زُنْبُورٌ [zunbûr] münc-i beyâbânî ve nahl-i münc-i engübîn” ʹibâretiyle resm ve beyân eylemiştir. Mü΄ellif dahi نَحْلٌ kelimesini bal arısıyla takyîd eylemiştir. Hülâsa نَحْلٌ [naḩl] bal arısına ve زُنْبُورٌ [zunbûr] eşek arasına denir. Vanḵulu bî-halâvet terceme eylemiştir. Ve

زُنْبُورٌ [zunbûr] Cüst ve zarîf ve serîʹü’l-cevâb adama ıtlâk olunur. Ve yük götürmeğe liyâkat ve kudret peydâ eylemiş eşek sıpasına ıtlâk olunur. Ve gâret-i ʹazîmeye yaʹnî şiddet üzere olan şeb-hûna ve baskına ıtlâk olunur. Ve

زُنْبُورٌ [zunbûr] Çınar ağacına şebîh bir şecer ismidir. Ve ʹArabların تِينٌ حُلْوَانِيٌّ dedikleri bir nevʹ lezîz incîr adıdır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı