esṯur ~ أَسْطُرٌ

Kamus-ı Muhit - أسطر maddesi

أَسْطُرٌ [esṯur] أَفْلُسٌ [eflus] vezninde, سَطْرٌ [saṯr]ın cemʹidir. Baʹdehu terkîb-i mezcî ile mürekkeb olup izâfeti nezʹ olunmakla muʹarraf-bi’l-lâm olarak اَلْأُسْطُرْلاَبُ dediler; أُصْطُرْلاَب dahi câ΄izdir, sîn’in ṯâ΄ üzere takaddümü için. Yaʹnî muttaridedir ki her sîn harfi ki hurûf-ı itbâktan ṯâ-yı mühmele üzere mukaddem vâkiʹ ola, ṡâd-ı mühmeleye tebdîli câ΄izdir, gerek ṯâ’ya muttasıl ve gerek munfasıl olsun, سِرَاطٌ [sirâṯ] ve صِرَاطٌ [ṡirâṯ] gibi. Gerçi mü΄ellif işbu أُسْطُرْلاَب kelimesini bu resme ʹArabî olmak üzere kayd ve beyân eyledi. Ve ona göre hemzenin zammı lahn yâhûd ṯâ’nın zammesine tebeʹiyyet içindir, lâkin cemîʹ-i kütüb-i hikemiyye ve esâtîr-i kudemâda أُسْطُرْلاَب lafzı Yûnânî olmak üzere mersûmdur. أُسْطُر [usṯur] kelimesi hemzenin zammıyla mîzâna ve لاَب [lâb] güneşe denmekle güneş terazisi demektir. Ve İdrîs Nebî ʹaleyhi’s-selâmın Lâb nâm veled-i emcedleri ihtirâʹ eylediği dahi menkûldür. Bundan başka şârih, Nihâyetu’l-edeb mü΄ellifinden nakl eder ki medâr-ı maʹrifet-i evkât olan cemîʹ-i âlât gerek hisâbiyye ve gerek mâ΄iyye ve gerek remliyye olsun lafzları ʹArabî değildir, tedâvül ve tekellümüyle ʹArab kelâmına halt ve tevlîd olunmuştur.



Kamus Muhit ve Vankulu Ara

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı