el-beḵiyyet ~ اَلْبَقِيَّةُ

Kamus-ı Muhit - البقية maddesi

اَلْبَقْوَى [el-baḵvâ] (تَقْوَى [taḵvâ] vezninde) ve

اَلْبُقْوَى [el-buḵvâ] ve

اَلْبُقْيَا [el-buḵyâ] (بُشْرَى [buşrâ] veznlerinde) ve

اَلْبَقِيَّةُ [el-beḵiyyet] (بَلِيَّةٌ [beliyyet] vezninde) İsmlerdir, bir nesneden geri kalmış şey΄e denir; tekûlu: مَا لِي عَلَيْهِ بَقْوَى وَبُقْوَى وَبُقْيَا وَبَقِيَّةٌ Ve kavluhu taʹâlâ: ﴿بَقِيَّتُ اللهِ خَيْرٌ﴾ أَيْ طَاعَةُ اللهِ أَوِ انْتِظَارُ ثَوَابِهِ أَوِ الْحَالَةُ الْبَاقِيَةُ لَكُمْ مِنَ الْخَيْرِ أَوْ مَا أَبْقَى لَكُمْ مِنَ الْحَلَالِ Pes tefsîr-i evvele göre ʹindallâh ibkâ olunan tâʹât ve ʹibâdât demek olur. Ve sânîye göre intizâr maʹnâsından olur. Ve kavluhu taʹâlâ: ﴿أُولُوا بَقِيَّةٍ يَنْهَوْنَ﴾ أَيْ إِبْقَاءٍ أَوْ فَهْمٍ Tefsîr-i evvele göre masdar yâhûd ism-i masdar olur. Sânîye göre ism olur. Ve fehm ve re΄y ve ʹakl hasâ΄il-i bâkiyedendir. Ve

بَقِيَّةٌ [beḵiyyet] Fesâd târî olan miyâne-i nâsta bâkî salâha denir. Ve Baḵiyye b. el-Velîd muhaddis-i zaʹîftir. Ve

بَقِيَّةُ [Beḵiyyet] ve

بَقَاءُ [Beḵâ΄] İki recül ismleridir.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı