اَلْبَكِيلَةُ [el-bekîlet] (سَفِينَةٌ [sefînet] vezninde) ve
اَلْبَكَالَةُ [el-bekâlet] (سَحَابَةٌ [seḩâbet] vezninde) Bir türlü taʹâmdır ki unu rubb ile yâhûd sâfî yağ ve hurmâ ile karıştırıp omaç ederler, ʹalâ-kavlin gereği gibi ıslanmış kavut yâhûd hurmâ ve süt ile karışık kavut yâhûd kavut ile unu karıştırıp su ile ve sâfî yağla yâhûd zeytle murattab olmuş kavut yâhûd katı keşke tâze hurmâ katılıp yâhûd öğünmüş keş ve hurmâyı zeytle karıştırmak cihetiyle tertîb olunur. Ve
بَكِيلَةٌ [bekîlet] Birbirine katılmış koyun ve keçi sürüsüne ıtlâk olunur. Kezâlik bir âher sürü katılmış sürüye denir; yukâlu: ظَلَّتِ الْقَطِيعَةُ بَكِيلَةً إِذَا اخْتَلَطَ الضَّأْنُ وَالْمَعَزُ وَكَذَا الْغَنَمُ إِذَا أُلْقِيَتْ عَلَيْهَا غَنَمٌ أُخْرَى Ve ganîmet mâlına denir. Ve tabîʹat maʹnâsınadır; yukâlu: كَرِيمُ الْبَكِيلَةِ أَيِ الطَّبِيعَةِ
اَلْبَكِيلَةُ [el-bekîlet] (bâ’nın fethi vekâf’ın kesri ve meddiyle) Şol yağdır ki keşkle halt olunur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı