et-temrîḩ ~ اَلتَّمْرِيحُ

Kamus-ı Muhit - التمريح maddesi

اَلتَّمْرِيحُ [et-temrîḩ] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Buğday harmanını süpürge ile toprak makûlesinden pâk eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: مَرَّحَ الطَّعَامَ أَيِ الْبُرَّ إِذَا نَقَّاهُ مِنَ الْعَفَا بِالْمَكَانِسِ Ve deriyi yağlamak maʹnâsınadır ki gerek kendi bedeni ve gerek âher deri olsun; yukâlu: مَرَّحَ الْجِلْدَ إِذَا دَهَّنَهُ Ve cedîd tulum ve kırba içre dikiş yerleri rutûbetle yapışıp tutulmak için su doldurmak maʹnâsınadır; yukâlu: مَرَّحَ الْمَزَادَةَ الْجَدِيدَةَ إِذَا مَلَأَهَا مَاءً لِيَذْهَبَ مَرَحُهَا أَيْ لِتَنْسَدَّ عُيُونُهَا وَلاَ يَسِيلَ مِنْهَا شَيْءٌ Ve ceng-gâhın muʹazzam ve maʹreke-gâh olan yerine varmak maʹnâsınadır; yukâlu: مَرَّحَ الرَّجُلُ إِذَا صَارَ إِلَى مَرْحَى الْحَرْبِ Bu maʹnâda hemân مَرْحَى [merḩâ] lafzından ahz olunmuştur, lâkin iştikâk cihetiyle değildir. Mütercim der ki مَرْحَى [merḩâ] رَحَى [reḩâ] kelimesinden ism-i mekândır, medâr-ı rehâ maʹnâsına; baʹdehu muʹzam-ı ceng-gâha ıtlâk olunmuştur, niteki رَحَى [reḩâ] mâddesinde mersûmdur. Pes تَمْرِيحٌ [temrîḩ] ondan müştak olmak mümkin değildir, belki hemân مَرْحَى [merḩâ] lafzının cevherinden ahz ve istiʹmâl olunmuştur, zîrâ dâ΄ire-i ahz, dâ΄ire-i iştikâktan evsaʹdır, sarfiyyûn ona iştikâk-ı ekber ıtlâk ederler.

Vankulu Lugatı - التمريح maddesi

اَلتَّمْرِيحُ [et-temrîḩ] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Kırbanın içine su doldurmak, dikiş yerleri tutulsun diye; yukâlu: مَرَّحْتُ الْقِرْبَةَ أَيْ سَرَّبْتُهَا وَهُوَ أَنْ تَمْلَأَهَا مَاءً لِتَنْسَدَّ عُيُونُ الْخَرْزِ Ve خَرْزٌ [ḣarz] ḣâ-i muʹcemenin fethi ve râ-i mühmele ve zâ-i muʹceme ile kırbanın dikişi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı