et-temeskun ~ اَلتَّمَسْكُنُ

Kamus-ı Muhit - التمسكن maddesi

اَلتَّسَكُّنُ [et-tesekkun] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) ve

اَلتَّمَسْكُنُ [et-temeskun] (تَمَنْطُقٌ [temenṯuḵ] vezninde) Miskîn olmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَسَكَّنَ الرَّجُلُ وَتَمَسْكَنَ إِذَا صَارَ مِسْكِينًا

Vankulu Lugatı - التمسكن maddesi

اَلتَّمَسْكُنُ [et-temeskun] (fethateynle ve kâf’ın zammıyla) Bi-maʹnâhu, ke-mâ kâlû: تَمَدْرَعَ وَتَمَنْدَلَ مِنَ الْمَدْرَعَةِ وَالْمِنْدِيلِ Ve مِدْرَعَةٌ [midreʹat] terliğe ve مِنْدِيلٌ [mindîl] nisâ tâ΄ifesinin başa örttükleri beze derler. Ve bu minvâl üzere gelen fiʹller şâzzdır, zîrâ bunlar تَمَفْعُلٌ [temefʹul] vezni üzeredir, hâlâ ki kıyâs تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezni üzere gelmektir, تَسَكَّنَ ve تَدَرَّعَ ve تَنَدَّلَ gibi, nitekim تَشَجَّعَ ve تَحَلَّمَ derler, Yûnus rivâyeti üzere.مِسْكِينٌ [miskîn] odur ki onun hâli فَقِيرٌ [faḵîr]in hâlinden yatlı ola. Delîli budur ki mezbûr bir aʹrâbîye أَفَقِيرٌ أَنْتَ dediğinde لَا وَاللهِ بَلْ مِسْكِينٌ demiş. Ve fi’l-hadîsi: “لَيْسَ الْمِسْكِينُ الَّذِي تَرُدُّهُ اللُّقْمَةُ وَاللُّقْمَتَانِ وَإِنَّمَا الْمِسْكِينُ الَّذِي لَا يَسْأَلُ وَلَا يُفْطَنُ لَهُ فَيُعْطَى” Yaʹnî مِسْكِينٌ [miskîn] odur ki onun keyfiyyet-i hâli bilinmeye tâ ki ona bir nesne iʹtâ oluna.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı