اَلْعَجُّ [el-ʹacc] (حَجٌّ [ḩacc] vezninde ve
اَلْعَجِيجُ [el-ʹacîc] (ʹayn’ın fethiyle) Bülend âvâz ile haykırmak maʹnâsınadır; عَجَّ الرَّجُلُ عَجًّا وَعَجِيجًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَالرَّابِعِ إِذَا صَاحَ وَرَفَعَ صَوْتَهُ Kâle’ş-şârih ve minhu’l-hadîsu: “أَفْضَلُ الْحَجِّ اَلْعَجُّ وَالثَّجُّ” فَالْمُرَادُ رَفْعُ الصَّوْتِ فِي التَّلْبِيَةِ Ve
عَجٌّ [ʹacc] ve
عَجِيجٌ [ʹacîc] Nâkayı عَاجِ عَاجِ [ʹâci ʹâci] diyerek zecr ve âzâr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَّ النَّاقَةَ إِذَا زَجَرَهَا فَقَالَ عَاجِ عَاجِ Ve kavm fünûn ve atvârlarında rükûbu çoğaltmak, yaʹnî ekser fünûn ve evzâʹları binip inmek olmak maʹnâsınadır. Ve bu, toz savurmak maʹnâsındandır; yukâlu: عَجَّ الْقَوْمُ إِذَا أَكْثَرُوا فِي فُنُونِهِمُ الرُّكُوبَ Ve yel şedîd esmekle tozu havâya savurmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَجَّتِ الرِّيحُ إِذَا اشْتَدَّتْ فَأَثَارَتِ الْغُبَارَ
اَلْعَجِيجُ [el-ʹacîc] (ʹalâ-vezni اَلْكَرِيم [el-kerîm]) Bi-maʹnâhu; yukâlu: عَجَّ يَعُجُّ عَجِيجًا Ve fi’l-hadîsi: “أَفْضَلُ الْحَجِّ اَلْعَجُّ وَالثَّجُّ” Yaʹnî “Haccın efdali refʹ-i savtla lebbeyk denilip kurbân kanı akıtılandır.”
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı