šemeret ~ ثَمَرَةٌ

Kamus-ı Muhit - ثمرة maddesi

اَلثَّمَرُ [ešamp;-šamp;emer] (fethateynle) Ağacın yemişine denir, Fârisîde mîve denir; yukâlu: أَدْرَكَ ثَمَرُ الشَّجَرِ أَيْ حَمْلُهُ Ve her nevʹ mâla ıtlâk olunur; yukâlu: ﴿وَكَانَ لَهُ ثَمَرٌ﴾ أَيْ أَنْوَاعُ الْمَالِ İsm-i cins olmakla müfredi ثَمَرَةٌ [šamp;emeret]tir hâ’yla ve ثَمُرَةٌ [šamp;emuret]tir mîm’in zammıyla سَمُرَةٌ [semuret] vezninde. Cemʹi ثِمَارٌ [šamp;imâr]dır, جَبَلٌ [cebel] ve جِبَالٌ [cibâl] gibi. Ve cemʹü’l-cemʹi ثُمُرٌ [šamp;umur]dur zammeteynle, كُتُبٌ [kutub] vezninde. Ve müntehe’l-cümûʹu أَثْمَارٌ [ešamp;mâr]dır, أَعْنَاقٌ [aʹnâḵ] vezninde. Ve

ثُمُرٌ [šamp;umur] Filizzâttan altına ve gümüşe ıtlâk olunur; yukâlu: ثُمُرٌ أَيْ ذَهَبٌ وَفِضَّةٌ Ve

ثَمَرَةٌ [šamp;emeret] Şecereye ıtlâk olunur ki mecâz-ı mürseldir. Ve başın derisine denir جِلْدَةُ الرَّأْسِ [cildetu’r-re΄s] maʹnâsına. Ve ثَمَرَةُ اللِّسَانِ [šamp;emeretu’l-lisân] dilin ucuna ıtlâk olunur; semere-i savttan me΄hûzdur. Kâle fi’l-Esâs ضَرَبَنِي بِثَمَرَةِ لِسَانِهِ أَيْ بِعَذَبَتِهِ إِذَا لَسَنَكَ Ve ثَمَرَةُ السَّوْطِ [šamp;emeretu’s-savṯ] kamçının ucunda olan ʹukdeye ıtlâk olunur, meyveye teşbîhen; yukâlu: سَوْطٌ عَظِيمُ الثَّمَرَةِ أَيِ الْعُقْدَةِ فِي طَرَفِهِ Ve nesl ve zürriyyete ıtlâk olunur; yukâlu: كَثَّرَ اللهُ ثَمَرَةَ سُلْطَانِنَا أَيْ نَسْلَهُ وَذُرِّيَّتَهُ وَوَلَدَهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı