firind ~ فِرِنْدٌ

Kamus-ı Muhit - فرند maddesi

Mü΄ellifin burada اَلْفِرِنْدُ اَلسَّيْفُ وَجَوْهَرُهُ وَوَشْيُهُ ʹibâretiyle tefsîri أَعْجَبَنِي زَيْدٌ وَكَرَمُهُ terkîbi kabîlindendir. Ve baʹzı mahallerde bu resme takyîd eylediği ʹibâre bu makâma ihâle olunur idi. Mülahhası budur ki أَعْجَبَنِي زَيْدٌ وَكَرَمُهُ terkîbinden murâd Zeyd’in keremini vasftır. Zeyd’in zikrini takdîm eylemeleri keremine taʹzîm ve mübâlaga nüktesine mebnîdir, zîrâ Zeyd’in nefsi kereminin zikrine vesîle olmuştur. Ve zâhir ve zamîr ile takavvî yâhûd tahsîs irâde olunmakla mübâlagayı mutazammın olur ve bu terkîb beyne’l-ʹArab ʹatf-ı mahsûstur. Ve’l-hâsıl أَعْجَبَنِي زَيْدٌ وَكَرَمُهُ kavli أَعْجَبَنِي كَرَمُ زَيْدٍ kavlinden eblagdır, niteki Beyḋâvî sûre-i Câsiye’de ﴿فَبِأَيِّ حَدِيثٍ بَعْدَ اللهِ وَآيَاتِهِ يُؤْمِنُونَ﴾ kerîmesi tefsîrinde أَيْ بَعْدَ آيَاتِ اللهِ وَتَقْدِيمُ اسْمِ اللهِ لِلْمُبَالَغَةِ وَالتَّعْظِيمِ كَمَا فِي قَوْلِكَ أَعْجَبَنِي زَيْدٌ وَكَرَمُهُ ʹibâretiyle nükte-i merkûma telmîh ve Şeyh-zâde vech-i meşrûh üzere şerh ve tasrîh eylemiştir. Kezâlik Zemaḣşerî, Sûre-i Hûd’da iftirâ-yı şefâʹat ve âlihe mâddesinde مِنَ الْآلِهَةِ وَشَفَاعَتِهَا ʹibâretiyle beyân eylemekle şârih-i Keşşâf Ṯîbî merhûm ʹatf ve شَفَاعَتِهَا عَلَى الْآلِهَةِ عَلَى مِنْوَالِ “أَعْجَبَنِي زَيْدٌ وَكَرَمُهُ” لِأَنَّ الْمُفْتَرِي الشَّفَاعَةُ لاَ الْآلِهَةُ kavliyle tasrîh murâd eylemiştir. Pes bu makâmda فِرِنْدٌ [firind] hâssaten kılıç kısmının âb u tâbına yaʹnî suyuna ve ala taʹbîr olunan cevherine denir ki ser-â-pâ kılıcın yüzünde mer΄î olur; fe-nekûlu: أَعْجَبَنِي فِرِنْدُ هَذَا السَّيْفِ أَيْ جَوْهَرُهُ وَوَشْيُهُ Ve

فِرِنْدٌ [firind] Kırmızı güle denir, حَوْجَمٌ [ḩavcem] maʹnâsına. Ve bir nevʹ sevb-i maʹrûf ismidir. Bu maʹnâda perend-i Fârisî muʹarrebidir, lâkin Fârisîde perend fethateynle münakkaş kumaşa denir. Ve

فِرِنْدٌ [firind] Nar dânesine denir, حَبُّ الرُّمَّانِ [ḩabbu’r-rummân] maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı