ferîd ~ فَرِيدٌ

Kamus-ı Muhit - فريد maddesi

اَلْفَرِيدُ [el-ferîd] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Yektâ ve yegâne yaʹnî akrân ve emsâli yok, vasf ve tavrında bir dâne demektir. Ve yalnızca, tenhâ maʹnâsınadır. Ve şol büyücek altın düğmeye denir ki inci ile karışık altın dizisinde altın ile inci aralığına dizilmiş ola ki fâsıla olur; Fârisîde ona câverse denir. Cemʹi فَرَائِدُ [ferâ΄id] gelir. Ve

فَرِيدٌ [ferîd] ve

فَرِيدَةٌ [ferîdet] Bir dâne nefîs cevhere ıtlâk olunur, ne türlü cevher olursa olsun. Ve şol inci dizisine denir ki aralıkları gayrı nesne ile fasl olunmuş ola. Ve

فَرِيدٌ [ferîd] Şol omurga kemiklerine denir ki yalnızca olup boyun düğmeciğinin ki devenin semeri ağacının ucu onun üzerine gelir, aşağısında olan altı ʹaded omurga kemiğinin nihâyetiyle kuyruk dibinden berice olan altı ʹaded omurga kemiklerinin aralığında olur; her birine فَرِيدَةٌ [ferîdet] denir, mecmûʹuna فَرَائِدُ [ferâ΄id] dahi denir.

اَلْفَرَدُ [el-fered] (fethateynle) ve

Vankulu Lugatı - فريد maddesi

اَلْفَرِيدُ [el-ferîd] (fâ’nın fethi ve râ’nın kesri ve meddiyle) Bunlar cümleten yalnız maʹnâsınadır, مُنْفَرِدٌ [munferid] gibi; yukâlu: ثَوْرٌ فَرْدٌ وَفَرِدٌ إِلَى آخِرِهِ Ve

فَارِدٌ [fârid] Şol âhûya derler ki sürüden ayrılmış ola. Ve

فَرِيدٌ [ferîd] Şol inciye derler ki ipliğe dizildikte ara yerine gayrı nesne dizilmiş ola. Baʹzılar eyitti: فَرِيدُ الدُّرِّ [ferîdu’d-durr] İncinin gâyet irilerine derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı