اَلْقُفَاعِيُّ [el-ḵufâʹiyy] (رُفَاعِيٌّ [rufâʹiyy] vezninde) Şol kızıl çehreli adama denir ki kızıllığının şiddetinden burnunun derisi kabuk kabuk kavlar olar; yukâlu: رَجُلٌ قُفَاعِيٌّ أَيْ أَحْمَرُ يَنْقَشِرُ أَنْفُهُ لِشِدَّةِ حُمْرَتِهِ Ve قُفَاعِيٌّ [ḵufâʹiyy] baʹzı lügat-ı zaʹîfede فُقَاعِيٌّ [fuḵâʹiyy] maʹnâsına olur ki أَحْمَرُ [aḩmer] kelimesini te΄kîd için îrâd olunur; yukâlu: أَحْمَرُ قُفَاعِيٌّ وَفُقَاعِيٌّ أَيْ شَدِيدٌ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı