اَلطَّنْطَنَةُ [eṯ-ṯanṯanet] (زَلْزَلَةٌ [zelzelet] vezninde) Bu dahi vızırdamak ve çinremek maʹnâsınadır, lâkin mükerrer olmakla ziyâdeyi mutazammın olduğu gayr-i setîrdir, vız vız ötmek ve çin çin çinremek taʹbîr olunur; yukâlu: طَنْطَنَ الذُّبَابُ أَوِ الطَّسْتُ إِذَا صَوَّتَ ve yukâlu: طَنَّتِ الْأُذُنُ وَطَنْطَنَتْ Ve
طَنْطَنَةٌ [ṯanṯanet] Tanbûr makûlesi sâzın ve gayrının tınkırtısını hikâye olur; tekûlu: سَمِعْتُ طَنْطَنَةَ الطُّنْبُورِ وَهِيَ حِكَايَةُ صَوْتِهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı