اَلْقَبِيلَةُ [el-ḵabîlet] (سَفِينَةٌ [sefînet] vezninde) قَبَائِلُ رَأْسٍ [ḵabâ΄ilu re΄s]in müfredidir ki baş kâsesinin şebeke gibi birbirine sokuşma olan kemiklerin kıtʹalarına denir; her bir kıtʹasına قَبِيلَةٌ [ḵabîlet] denir. Onları birbirine sokuşturup bend eden sinire شَأْنٌ [şe΄n] denir; cemʹi شُؤُونٌ [şu΄ûn]tur; tekûlu: كَادَتْ تَصْدَعُ قَبَائِلُ رَأْسِي مِنَ الصُّدَاعِ وَهِيَ قِطَعٌ مَشْعُوبٌ بَعْضُهَا إِلَى بَعْضٍ Ve قَبَائِلُ [ḵabâ΄il]-i ʹArabın her birine قَبِيلَةٌ [ḵabîlet] ıtlâkı bundan me΄hûzdur ve onlar bir pederin zürriyyetinden münşaʹib olan cemâʹattir, Terâkime beyninde boy ve oymak taʹbîr olunur.
اَلْقَبِيلَةُ [el-ḵabîlet] (ḵâf’ın fethi ve bâ’nın kesri) Başta olan kemik pâreleridir ki birbirine yapışıp bitişmiştir. Ve قَبَائِلُ [ḵabâ΄il]-i ʹArabın her birine قَبِيلَةٌ [ḵabîlet] dedikleri bundan me΄hûzdurve onlar şol cemâʹattir ki cümlesi bir babanın oğullarıdır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı