el-ḵaşem ~ اَلْقَشَمُ

Kamus-ı Muhit - القشم maddesi

اَلْقَشَمُ [el-ḵaşem] (fethateynle ve şîn’in sükûnuyla) Şol ak hurmâ koruğuna denir ki lezîz olmakla henüz erişip kemâlini bulmazdan mukaddem ekl olunur ola; tekûlu: أَكَلْتُ قَشَمًا وَهُوَ الْبُسْرُ اَلْأَبْيَضُ الَّذِي يُؤْكَلُ قَبْلَ إِدْرَاكِهِ وَهُوَ حُلْوٌ Ṡiḩâḩ mütercimi bunu ak buğday ile terceme eylemekle zâhiren nüshasında بُسْرٌ [busr]ü musahhafan بُرٌّ [burr] ʹunvânında bulmuştur.

اَلْقِشْمُ [el-ḵişm] (ḵâf’ın kesriyle) Sirişt ve tabîʹat maʹnâsınadır; yukâlu: كَرِيمُ الْقِشْمِ أَيِ الطَّبِيعَةِ Ve derede yâhûd bâgçede olan daracık su akıntısına denir yâhûd mutlakan su akıntısına denir; cemʹi قُشُومٌ [ḵuşûm] gelir. Ve cism ve beden maʹnâsınadır; yukâlu: صَغِيرُ الْقِشْمِ أَيِ الْجِسْمِ Ve şekl ve hey΄ete denir. Ve pişip kızartılmış ete denir. Ve iç yağına denir. Ve bir nesnenin asl ve bünyâdına denir; yukâlu: قَوِيُّ الْقِشْمِ أَيِ الْأَصْلِ

اَلْقَشْمُ [el-ḵaşm] (ḵâf’ın fethi ve şîn-i muʹcemenin sükûnuyla) Taʹâm yemek, ʹalâ-kavlin çok yemek maʹnâsınadır; yukâlu: قَشَمَ الطَّعَامَ قَشْمًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا أَكَلَهُ أَوْ أَكْثَرَ أَكْلَهُ Ve taʹâmı üğürtleyip hoş ve latîf olanını ekl eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: قَشَمَ الطَّعَامَ إِذَا نَقَّى مِنْهُ الرَّدِيءَ وَأَكَلَ طَيِّبَهُ Ve hurmâ yaprağını zenbîl ve hasır ve sepet makûlesi nesne örmek için yarmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَشَمَ الْخُوصَ إِذَا شَقَّهُ لِيَسُفَّهُ Ve

قَشْمٌ [ḵaşm] Bâgçeye cârî su mecrâsına denir. Ve ölmek maʹnâsınadır; yukâlu: قَشَمَ الرَّجُلُ قَشْمًا إِذَا مَاتَ Ve bu maʹnâ Kurâʹ-ı Luġavî’den menkûldür.

Vankulu Lugatı - القشم maddesi

اَلْقَشَمُ [el-ḵaşem] (fethateynle) Şol ak buğdaydır ki ayrışmazdan evvel ekl olunur, o hînde lezîz olduğuna binâ΄en.

اَلْقِشْمُ [el-ḵişm] (ḵâf’ın kesri ve şîn’in sükûnuyla) Cism maʹnâsına; yukâlu: أَرَى صَبِيَّكُمْ مُخْتَلًّا قَدْ ذَهَبَ قِشْمُهُ أَيْ لَحْمُهُ وَشَحْمُهُ

اَلْقَشْمُ [el-ḵaşm] (ḵâf’ın fethi ve şîn’in sükûnuyla) Yemek, ekl maʹnâsına. Ve

قَشْمٌ [ḵaşm] Üründülemeğe dahi derler; tekûlu: قَشَمْتُ الطَّعَامَ قَشْمًا إِذَا نَقَيْتَ الرَّدِيءَ مِنْهُ Ve

قَشْمٌ [ḵaşm] Hurmâ yaprağın tokımak için yarmağa dahi derler; tekûlu: قَشَمْتُ الْخُوصَ قَشْمًا إِذَا شَقَقْتَهُ لِتَسُفَّهُ أَيْ لِتُنْسَجَهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı