اَلْأَخْرَمُ [el-aḣrem] أَخْرَمَانِ [aḣremân] lafzından müfreddir. Ve gözü yırtlaz adama denir; yukâlu: رَجُلٌ أَخْرَمُ أَيْ مُنْقَطِعُ الْعَيْنَيْنِ Ve kulağı yırtık adama denir. Ve burnunun direği yarık kimseye denir. Ve mülûk-i Rûm’dan birinin ismidir. Ve Benû Suleym yurdunda bir dağın adıdır. Ve taraf-ı Dehnâ’da bir başka dağın adıdır; râ’nın zammıyla zebân-zededir. Ve Necd’de bir dağın adıdır.
اَلْأَخْرَمُ [el-aḣrem] (hemzenin ve râ’nın fethiyle) Şol kimsedir ki burnunun direği kesilmiş ola yâhûd burnunun bir cânibi kesilmiş ola, şöyle ki جَدْعٌ [cedʹ] mertebesine varmamış ola. Ve جَدْعٌ [cedʹ] burnu hep kesmektir. Ve
أَخْرَمُ [aḣrem] Kulağı delik olana dahi derler, kulağın deliği yarılsın ve eger yarılmasın أَخْرَمُ [aḣrem] derler. Bu zikr olunan nüsah-ı Ṡıḩâḩ’ta mevziʹaynda râ΄-i mühmele ile أَخْرَمُ [aḣrem] vâkiʹ olduğuna binâ΄endir, lâkin sevk-i tahrîr bunu gösterir ki kulak deliği yarılsa râ΄-i mühmele ile أَخْرَمُ [aḣrem] diyeler ve yarılmasa أَخْزَمُ [aḣzem] diyeler, muʹcemeteynle. Ve
أَخْرَمُ الْكَتِفِ [aḣremu’l-ketif] Kürek kemiğinin ortasında olan yumru kemiğin tarafına derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı