اَلسَّارِيَةُ [es-sâriyet] Gece ile gelen sehâba denir; cemʹi سَوَارِي [sevârî] gelir. Ve direğe denir, أُسْطُوَانَةٌ [usṯuvânet] maʹnâsınadır ki câmiʹlerde ve dîvân-hânelerde olan ayaklardan ve çadırlarda ve sâ΄irde dikili olan direklerden ʹibârettir, rifʹat maʹnâsındandır. Ve Ṯaberistân eyâletinde bir belde adıdır; Bundâr b. Ḵalîl ez-Zâhid es-Serevî ona mensûbdur. Ve Sâriye b. Zuneym şol zâttır ki Hazret-i Fârûḵ radıyallâhu ʹanhu tarafından ʹAcem üzere ser-ʹasker olmakla Nihâvend sahrâsında muhârebeye müştagil iken leşker-i ʹAcemden bir fırka uğurlanıp bir cânibde havâle olan dağın arkasında der-kemîn oldular, tâ ki ʹasker-i İslâm cenge müstagrak iken nâgehânî verâlarından hücûmla perîşânlık îrâs eyleyeler. O hengâmda Hazret-i Fârûḵ, Medîne’de Mescid-i şerîf’te minber üzere cumʹa hutbesi kırâ΄at ederler idi, irâ΄et-i rabbâniyle hâlet-i mezbûre ayna gibi nazar-gâhında mütemessil oldukta hemân esnâ-yı hutbede “يَا سَارِيَةُ اَلْجَبَلَ الْجَبَلَ” diye nidâ ve igrâ΄ eylemekle ismâʹ-ı ilâhiyle Sâriye nidâ-yı Fârûk’u istimâʹ ve dağ tarafına iltifât ettikte keyfiyyet-i mezbûreye muttaliʹ olup der-hâl tedârüküne kıyâmla keyd ve mekrlerinden sâlim oldular. Ve mûmâileyh Sâriye be-gâyet devende ve çâlâk idi. Ve Sâriye b. ʹAmr el-Ḩanefî, Ḩanîfe kabilesindendir, Ḣâlid b. Velîd radıyallâhu ʹanhu ashâbındadır. Ve Sâriye b. Mesleme b. ʹUbeyd el-Ḩanefî kezâlik Hazret-i Ḣâlid ashâbındandır.
اَلسَّارِيَةُ [es-sâriyet] (râ’nın kesriyle) Direk, sütûn maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı