eş-şeḵâvet ~ اَلشَّقَاوَةُ

Kamus-ı Muhit - الشقاوة maddesi

اَلشَّقَاوَةُ [eş-şeḵâvet] (سَمَاحَةٌ [semâḩat] vezninde) ve

اَلشَّقَا [eş-şeḵâ] (عَصَا [ʹaṡâ] vezninde) Ve

اَلشَّقَاءُ [eş-şeḵâ΄] (بَقَاءٌ [beḵâ΄] vezninde) ve

اَلشَّقْوَةُ [eş-şaḵvet] (şîn’in fethi ve kesriyle) Bir kimse bed-baht olmak maʹnâsınadır; yukâlu: شَقِيَ الرَّجُلُ شَقَاوَةً وَشَقًا وَشَقَاءً وَشَقْوَةً مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ ضِدُّ سَعِدَ Ve bu maʹnâda müteʹaddî olur; yukâlu: شَقَاهُ اللهُ تَعَالَى

Vankulu Lugatı - الشقاوة maddesi

اَلشَّقَاوَةُ [eş-şeḵâvet] (şîn’in fethi ile) Bi-maʹnâhu. Ve

شِقَاوَةٌ [şiḵâvet] (şîn’in kesriyle) شَقَاوَةٌ [şeḵâvet] maʹnâsında lügattir. Ve kare΄e Ḵatâde “شِقَاوَتَنَا” بِالْكَسْرِ Ve شَقَاوَةٌ [şeḵâvet] vâv’la istiʹmâl olunup غَطَائَةٌ [ġaṯâ΄et] ve عَبَاءَةٌ [ʹabâ΄et] gibi vâv hemzeye kalb olunmadı, zîrâ شَقَاوَةٌ [şeḵâvet] o ahvâlinde tâ’yla istiʹmâl olunup tâ’dan münfekk olmamağın harf-i iʹrâb olmadı. عَطَاءَةٌ [ʹaṯâ΄et] ve عَبَاءَةٌ [ʹabâ΄et] bunun hilâfınca ki bunlarda harf-i ʹillete tâ dâhil olmazdan evvel hemzeye kalb olunmuştur. Ve نِهَايَةٌ [nihâyet] dahi شَقَاوَةٌ [şeḵâvet] gibidir; yukâlu: شَقِيَ الرَّجُلُ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ Vâv yâ’ya kalb olundu mâ-kabli meksûr olduğundan ötürü ve يَشْقَى lafzında elife kalb olundu mâ-kabli meftûh olduğundan ötürü. Ve muzâriʹinde يَشْقَيَانِ derler, yâ elife kalb olunmaz mâzînin tesniyesinde kalb olunmadığı için.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı