اَلصَّمَكِيكُ [eṡ-ṡamekîk] (fethateynle) ve
اَلصَّمَكُوكُ [eṡ-ṡamekûk] (حَلَزُونٌ [ḩalezûn] vezninde) Şerr ve şûr ve fesâda sürʹat eden câhil ve nâdâna denir ki peyk-i şerr taʹbîr olunur; yukâlu: رَجُلٌ صَمَكِيكٌ وَصَمَكُوكٌ أَيْ جَاهِلٌ سَرِيعٌ إِلَى الشَّرِّ Ve yavuz ve kavî ve şedîd olan insân ve hayvâna denir. Ve lüzûcetli yelmeşik nesneye denir. Ve kalın ve künde ve taslak insâna ve sâ΄ir nesneye denir. Ve
صَمَكِيكٌ [Ṡamekîk] Bir mevziʹ adıdır. Ve ʹacûl olan ahmak ve bî-magza denir; yukâlu: رَجُلٌ صَمَكِيكٌ أَيْ أَحْمَقُ عَجِلٌ
اَلصَّمَكُوكُ [eṡ-samekûk] (fethateynle vekâf’ın zammı ve meddiyle) ve
اَلصَّمَكِيكُ [eṡ-ṡamekîk] (kezâlik fethateynle vekâf’ın kesri ve meddiyle) Ricâlden şol kimsedir ki galîz olup mûzî ola. Ve yelmeşik olan süte dahi derler; yukâlu: لَبَنٌ صَمَكُوكٌ وَصَمَكِيكٌ أَيْ لَزِجٌ Ve nüsah-ıṠurâḩ’ta صَمُوكٌ ve صَمِيكٌ vâkiʹ olmuştur, sehv-i kâtibdir, zîrâ kâf mükerrerdir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı