اَلصُّيَّابُ [eṡ-ṡuyyâb] (زُنَّارٌ [zunnâr] vezninde) ve
اَلصُّيَّابَةُ [eṡ-ṡuyyâbet] (hâ’yla ve yâ’nın tahfîfleriyle câ΄izdir) Hâlis ve samîm ve asl ve güzîde maʹnâsınadır, niteki صُوَّابٌ [ṡuvvâb] dahi bu maʹnâyadır; yukâlu: هُوَ مِنْ صُيَّابِ الْقَوْمِ وَصُيَّابَتِهِ أَيْ مِنْ خَالِصِهِمْ وَأَصْلِهِمْ وَخِيَارِهِمْ Ve
صُيَّابَةٌ [ṡuyyâbet] Kavmi beyninde seyyid ve zî-şân ve ʹazîmü’l-kadr olana denir; yukâlu: هُوَ صُيَّابَةُ قَوْمِهِ أَيْ سَيِّدُهُمْ
اَلصُّيَّابَةُ [eṡ-ṡuyyâbet] ve
اَلصُّوَّابَةُ [eṡ-ṡuvvâbet] (ṡâd’ın zammı ve yâ’nın evvelde ve vâv’ın sânîde teşdîdiyle) Samîm maʹnâsınadır; yukâlu: هُوَ فِي صُيَّابَةِ قَوْمِهِ وَصُوَّابَتِهِمْ أَيْ صَمِيمِهِمْ Ve
صُيَّابَةٌ [ṡuyyâbet] Her nesnenin hıyârına dahi ıtlâk olunur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı