اَلْكِرْسُ [el-kirs] (kâf’ın kesriyle) Biraz adamlar bir yere gelip yurt ittihâz eyledikleri evlerin mecmûʹuna birden denir ki Türkmenler oba taʹbîr ederler. Cemʹi أَكْرَاسٌ [ekrâs] ve cemʹü’l-cemʹi أَكَارِسُ [ekâris] gelir ve أَكَارِيسُ [ekârîs] gelir. Ve
كِرْسٌ [kirs] Küçük oğlaklar yatmak için hammâm halveti tarzında yapılmış kulübeye denir. Ve alçıya denir, صَارُوجٌ [ṡârûc] maʹnâsına ve bunda savâb olan كِلْسٌ [kils] olmaktır lâm’la. Ve
كِرْسٌ [Kirs] Benû ʹAdiyy cemâʹatine mahsûs bir hurmâlık adıdır. Ve deve ve koyun makûlesinin bevl ve fışkıları birbirine karışıp kerpiç gibi birbiri üzerine katılanıp pekişmiş kâlıba denir. Ve أَكْرَاسُ الْقَلاَئِدِ وَالْوُشُحِ lafzından müfred olur ki birbirine zamm ve ilsâk olunmuş kılâde ve vişâha ve sâ΄ire denir; her birine كِرْسٌ [kirs] denir; yukâlu: قِلاَدَةٌ ذَاتُ كِرْسَيْنِ وَذَاتُ أَكْرَاسٍ إِذَا ضَمَمْتَ بَعْضَهَا إِلَى بَعْضٍ
اَلْكِرْسُ [el-kirs] (kâf’ın kesri ve râ’nın sükûnuyla) Şol bevlle halt olunan necâsetlerdir ki baʹzı baʹzı üzere yayılıp kâlıb kâlıb ola. Ve
كِرْسٌ [kirs] Şol evlere de derler ki onda nâs cemʹ ola.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı