el-hezîz ~ اَلْهَزِيزُ

Kamus-ı Muhit - الهزيز maddesi

اَلْهَزِيزُ [el-hezîz] (أَزِيزٌ [ezîz] vezninde) Deve süren kimse tarab ve nagamâtla deveyi şevk ve cünbüşe getirmek maʹnâsınadır; yukâlu: هَزَّ الْحَادِي الْإِبِلَ هَزِيزًا إِذَا نَشَّطَهَا بِحُدَائِهِ Ve yıldız düşmek maʹnâsınadır ki yıldız akmak taʹbîr olunur; yukâlu. هَزَّ الْكَوْكَبُ إِذَا انْقَضَّ Ve

هَزِيزٌ [hezîz] Sese denir; tekûlu: سَمِعْتُ هَزِيزَهُ أَيْ صَوْتَهُ Ve yelin hışıltısına denir; yukâlu: لِلرِّيحِ هَزِيزٌ أَيْ دَوِيٌّ Ve gürül gürül gök gürültüsüne denir; yukâlu: لِلرَّعْدِ هَزِيزٌ أَيْ تَرَدُّدُ صَوْتٍ

Vankulu Lugatı - الهزيز maddesi

اَلْهَزِيزُ [el-hezîz] (hâ’nın fethi ve zâ’nın kesri ve meddiyle) Deveyi şevke getirmek; yukâlu: هَزَّ الْحَادِي الْإِبِلَ هَزِيزًا فَاهْتَزَّ إِذَا تَحَرَّكَتْ فِي سَيْرِهَا لِحُدَائِهِ Ve حَادِي [ḩâdî] ḩâ-i mühmele ve dâl-ı mühmele ile deve süren kimseye derler. Ve

هَزِيزٌ [hezîž] Rüzgâr ağacı deprettiğinden hâsıl olan âvâza dahi derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı