bel ~ بَلْ

Kamus-ı Muhit - بل maddesi

بَلْ [bel] (bâ’nın fethi ve lâm’ın sükûnuyla) Harf-i ıḋrâbdır. Eger kendiden sonra cümle zikr olunursa ıdrâbın maʹnâsı yâ mefhûm-ı evveli ibtâl olur ke-kavlihi taʹâlâ: ﴿وَقَالُوا اتَّخَذَالرَّحْمَنُ وَلَدًا سُبْحَانَهُ بَلْ عِبَادٌ مُكْرَمُونَ﴾ Yâhûd bir garazdan garaz-ı âhere intikâl olur, ke-kavlihi taʹâlâ: ﴿فَصَلَّى بَلْ تُؤْثِرُونَ الْحَيَوةَ الدُّنْيَا﴾ Ve eger kendiden sonra müfred gelirse sânîyi evvele ʹatf için olur, baʹdehu eger kendiden mukaddem fiʹl-i emr yâhûd kelime-i îcâb zikr olunursa mâ-kablini meskûtun-ʹanh şeklinde kılar, yaʹnî mâ-kabline bir nesne ile hükm olunmayıp belki hükm mâ-baʹdine isbât olunur, ke-kavlihim: إِضْرِبْ زَيْدًا بَلْ عَمْرًا وَقَامَ زَيْدٌ بَلْ عَمْرٌو Ve eger kendiden mukaddem nefy yâhûd nehy zikr olunursa mâ-kablini ʹalâ-hâlîhi takrîr edip zıdd-ı mefhûmunu mâ-baʹdine isbât eder, ke-kavlihim: مَا قَامَ زَيْدٌ بَلْ عَمْرٌو وَلَا يَقُومُ زَيْدٌ بَلْ عَمْرٌو Ve baʹzılar yaʹnî Muberred ve ʹAbduvârišamp; nefy ve nehyin maʹnâlarını mâ-baʹdine nâkil olmasını tecvîz eylediler. Pes مَا زَيْدٌ قَائِمًا بَلْ قَاعِدًا ve بَلْ قَاعِدٌ demek sahîh olup ve maʹnâ cihetleri muhtelif olur. Ve Kûfiyyûn nehy ve şibh-i nehyin gayrısında vâkiʹ بَلْ ile ʹatf-ı kelâm olunmağı menʹ eylediler. Pes ضَرَبْتُ زَيْدًا بَلْ أَبَاكَ kavli sahîh olmaz. Ve gâh olur ki tevkîd-i ıdrâb için baʹde’l-îcâb vâkiʹ olan بَلْ kelimesinden mukaddem lâ-i nâfiye ziyâde olunur, ke-kavli’ş-şâʹir: “وَجْهُكَ الْبَدْرُ لَا بَلِ الشَّمْسُ لَوْنًا” Ve lâ-i mezbûre baʹde’n-nefy بَلْ kelimesinin takrîr-i mâ-kablini tevkîd için ziyâde olunur, ke-kavlihi “وَمَا هَجَرْتُكِ لَا بَلْ زَادَنِي شَغَفًا”

اَلْبَلُّ [el-bell] (bâ’nın fethiyle) ve

اَلْبِلَّةُ [el-billet] (bâ’nın kesriyle) Bir nesneyi yaşartmak ve ıslatmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَلَّهُ بِالْمَاءِ بَلًّا وَبِلَّةً مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا نَدَّاهُ Ve

بَلٌّ [bell] ve

بِلَالٌ [bilâl] Sıla-i rahim eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir, niteki يُبْسٌ [yubs] katʹ-ı rahim maʹnâsına müstaʹmeldir, zîrâ nedevâtla baʹzı eşyâ΄ birbirine muhtelit ve muttasıl olur; yukâlu: بَلَّ رَحِمَهُ بَلًّا وَبِلَالًا إِذَا وَصَلَهَا Ve

بُلُولٌ [bulûl] ve

بَلَلٌ [belel] (fethateynle) Hastalıktan sıhhat bulup ten-dürüst olmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَلَّ مِنْ مَرَضِهِ بَلًّا وَبُلُولًا وَبَلَلًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا حَسُنَتْ حَالُهُ Ve

بَلٌّ [bell] Bir şey΄e pek düşkün ve âşüfte olmak maʹnâsınadır; yukâlu: بَلَّ بِالشَّيْءِ بَلًّا إِذَا لَهِجَ بِهِ Ve

بَلٌّ [bell] Vasf olur, şol kimseye denir ki dâ΄imâ yemîn ederek inkâr ile halkının hakkını ekl ve belʹ edip edâ eylemez ola; yukâlu: رَجُلٌ بَلٌّ إِذَا كَانَ يَمْنَعُ بِالْحَلِفِ مَا عِنْدَهُ مِنْ حُقُوقِ النَّاسِ Ve ʹAlî b. el-Ḩasen b. el-Bell el-Baġdâdî muhaddistir. Ve

بَلٌّ [bell] Yabana gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: بَلَّ فُلَانٌ بَلًّا إِذَا ذَهَبَ فِي الْأَرْضِ Ve

بَلٌّ [bell] Be-gâyet lecûc ve mücâdil ve muʹârız adama denir; yukâlu: رَجُلٌ بَلٌّ أَيْ أَلَدُّ جَدِلٌ Ve zimmetinde olan hukûk-ı nâsı mümâṯale ve ekl ve belʹ eden hallâf ve zalûm kimseye denir. Ve bu tekrârdır. Ve

بَلٌّ [bell] Lutf ve ihsân maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: بَلَّكَ اللهُ ابْنًا وَبَلَّكَ بِابْنٍ أَيْ رَزَقَكَهُ Ve tarlaya tohum ekmek maʹnâsınadır; yukâlu: بَلُّوا الْأَرْضَ إِذَا بَذَرُوهَا

Vankulu Lugatı - بل maddesi

بَلْ [bel] (bâ’nın fethi ve lâm’ın sükûnuyla muhaffefeten) Harf-i ʹatftır ki kelime-i sâniyeyi kelime-i evvele ʹatf edip sânî evvelin hükmünde olur iʹrâbda ve bu sânî için evvelden ıdrâba delâlet kılar; ke-kavlike: مَا جَاءَنِي زَيْدٌ بَلْ عَمْرٌو وَمَا رَأَيْتُ زَيْدًا بَلْ عَمْرًا وَجَاءَنِي إِخْوَتُكَ بَلْ أَبُوكَ Pes bununla ʹatf olunur gerek nefyden sonra gerek isbâttan sonra. Ve gâh olur بَلْ [bel] kelimesin mevziʹ-i رُبَّ[rubbe]ye vazʹ ederler bir harfi harf-i âhar mevziʹine vazʹ etmek meşhûr olduğu için ittisâʹan, nitekim “بَلْ مَهْمَهٍ قَطَعْتُ بَعْدَ مَهْمَهٍ” derler رُبَّ مَهْمَهٍ mahallinde. Ve مَهْمَهٌ [mehmeh] mîm’lerin fethiyle uzak berriyye demektir. Ve ammâ Bârî taʹâlânın ﴿ص وَالْقُرْآنِ ذِي الذِّكْرِ بَلِ الَّذِينَ كَفَرُوا فِي عِزَّةٍ وَشِقَاقٍ﴾ (ص،1-2) dediği kavlinde Aḣfeş eyitti: Baʹzılar bu makâmda بَلْ kelimesin إِنَّ maʹnâsına haml ettive إِنَّ maʹnâsına olduğundan ötürü, kasem onun üzerine cârî oldu. Ve Aḣfeş eyitti: Tâ΄ife-i ʹArab gâh olur kelime-i بَلْ [bel]i bir kelâmı katʹ edip kelâm-ı âhara istînâf için istiʹmâl eder, meselâ bir kimse eşʹâr-ı ʹArabdan bir şiʹr inşâd etse بَلْ “مَا هَجَا أَحْزَانًا وَشَجْوًا قَدْ شَجَا” der, nitekim بَلْ “وَبَلْدَةٍ مَا الْإِنْسُ مِنْ آهَالِهَا” der, zîrâ kelime-i بَلْ [bel] zikr olunan şiʹrlerde nazm-ı şiʹrden değildir ve şiʹrden olmağa vezn mütehammil dahi değildir, belki kelâm mâ-kablinden munkatıʹ olduğuna ʹalâmet için gelmiştir. Ve Aḣfeş eyitti: Kelime-i بَلْ[bel]in noksanı ne makûle harftir maʹlûm değildir ve هَلْ kelimesinde ve قَدْ [ḵad] kelimesinde dahi hâl böyledir, eger bunun noksânın vâv kılarsan بَلْوٌ ve هَلْوٌ ve قَدْوٌ dersin ve eger yâ kılarsan بَلْيٌ ve هَلْيٌ ve قَدْيٌ dersin. Ve ʹulemâdan baʹzı bunların noksânın harf-i ahîri cinsinden kılıp aslında müdgamdır demişlerdir, yaʹnî aslı هَلٌّ ve بَلٌّ [ve] قَدٌّ dir demişlerdir. Cevherî’nin bu zikr ettiği kelimât-ı mezbûrenin ism gelmesi sâbit olursa müveccehtir, lâkin بَلْ kelimesinin ve هَلْ kelimesinin ism gelmesi zâhir değildir. Ve her harfin hod binâsı sülâsîye ircâʹ olunmasını iltizâm iltizâm-ı mâ-lâ yelzem olmasında hafâ yoktur.

اَلْبَلُّ [el-bell] (bâ’nın fethiyle) Marazdan sıhhat bulmak; yukâlu: بَلَّ مِنْ مَرَضِهِ يَبِلُّ بَلًّا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا صَحَّ Ve

بَلٌّ [bell] Yaş etmeğe dahi derler; yukâlu: بَلَّهُ يَبُلُّهُ مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا نَدَّاهُ Ve

بَلٌّ [bell] Sıla΄-i rahime dahi derler; yukâlu: بَلَّ رَحِمَهُ إِذَا وَصَلَهَا Ve fi’l-hadîsi: بُلُّوا أَرْحَامَكُمْ وَلَوْ بِالسَّلَامِ أَيْ نَدُّوهَا بِالصِّلَةِ Ve

بَلٌّ [bell] Nasîb etmeğe dahi derler; minhu kavluhum: بَلَّكَ اللهُ بِابْنٍ أَيْ رَزَقَهُ Yaʹnî hayr duʹâ hâlinde böyle derler. Ve

بَلٌّ [bell] Bir nesneye zafer bulmağa dahi derler; tekûlu: بَلِلْتُ لَهُ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا ظَفِرْتَ بِهِ وَصَارَ فِي يَدِكَ يُقَالُ لَئِنْ بَلَّتْ بِكَ يَدِي لَا تُفَارِقُنِي أَوْ تُؤَدِّيَ حَقِّي

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı