ḩaṡab ~ حَصَبٌ

Kamus-ı Muhit - حصب maddesi

اَلْحَصَبُ [el-ḩaṡab] (fethateynle) ve

اَلْحَصْبَةُ [el-ḩaṡbet] (تَمْرَةٌ [temret] vezninde) Taşlara denir, حِجَارَةٌ [ḩicâret] maʹnâsına. Müfredi حَصَبَةٌ [ḩaṡabet]tir قَصَبَةٌ [ḵaṡabet] vezninde şüzûz üzere. Ve

حَصَبٌ [ḩaṡab] Oduna denir, حَطَبٌ [ḩaṯab] maʹnâsına. Ve âteş tutuşup yanmak için âteşe ilkâ olunan nesneye denir ki tuturuk taʹbîr olunur, odun olsun sâ΄ir nesne olsun; ʹalâ-kavlin حَطَبٌ [ḩaṯab], حَصَبٌ [ḩaṡab] olmaz, illâ kendisiyle âteş tutuşup yanmadıkça. Ve

حَصَبٌ [ḩaṡab] Kirişin yaydan dönmesine denir.

Vankulu Lugatı - حصب maddesi

اَلْحَصَبُ [el-ḩaṡab] (fethateynle) Şol nesnedir ki âteşe bırakılır, âteşi müştaʹil kılsın diye; kâlallâhu taʹâlâ: ﴿إِنَّكُمْ وَمَا تَعْبُدُونَ مِنْ دُونِ اللهِ حَصَبُ جَهَنَّمَ﴾ (الأنبياء 98) Ve

حَصَبٌ [ḩaṡab] حَصْبَةٌ [ḩaṡbet] çıkarmağa dahi derler; tekûlu: حَصِبَ جِلْدُهُ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا ظَهَرَ فِيهِ حَصْبَةٌ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı