žu΄âbet ~ ذُؤَابَةٌ

Kamus-ı Muhit - ذؤابة maddesi

اَلذُّؤَابَةُ [ež-žu΄âbet] (žâl’ın zammıyla ثُمَامَةٌ [šamp;umâmet] vezninde) Nâsiye maʹnâsınadır ki fi’l-asl başın ön tarafından cebheye mülâsık olan yerine denir ki bıngıldayık ile cebhenin aralığıdır, baʹdehu orada biten zülf ve kâküle ıtlâk olunmuştur. ʹAlâ-kavlin ذُؤَابَةٌ [žu΄âbet] o nâsiyenin menbitine denir. Mütercim der ki Esâs’ta ذُؤَابَةٌ [žu΄âbet] Vasat-ı re΄sten arkaya doğru sarkan gîsû ile mübeyyendir. İntehâ. Ve

ذُؤَابَةٌ [žu΄âbet] Atın perçemine ıtlâk olunur. Ve

ذُؤَابَةُ النَّعْلِ [žu΄âbetu’n-naʹl] Ayakkabının tabandan yere gelen yerine denir. Ve

ذُؤَابَةٌ [žu΄âbet] ʹİzz ve şeref ve sâ΄ir nesne cihetlerinden bâlâ-ter ve aʹlâsına ıtlâk olunur, niteki نَاصِيَةٌ [nâṡiyet] dahi bu maʹnâya istiʹmâl olunur; yukâlu: هُمْ ذُؤَابَةُ قَوْمِهِمْ أَيْ أَشْرَافُهُمْ Ve pâlân ensesine asılmış olan meşine denir. Cemʹi ذَوَائِبُ [ževâ΄ib] gelir. Ve bunun aslı ذَآئِبُ [že΄â΄ib] idi, zîrâ ذُؤَابَةٌ [žu΄âbet]te olan elif رِسَالَةٌ [risâlet]te olan elif gibidir. Elif-i cemʹin hemzeteyn beyninde bulunmasını istiskâl eylemeleriyle hemze-i ûlâyı vâv’a kalb eylediler.

Vankulu Lugatı - ذؤابة maddesi

اَلذُّؤَابَةُ [ež-žu΄âbet] (žâl’ın zammı ve hemzenin fethiyle) Omuzuna inen saç, gîsû maʹnâsına; cemʹi ذَوَائِبُ [ževâ΄ib] gelir ola. Aslı ذَآئِبُ idi, hemze ile, رِسَالَةٌ [risâlet] ile رَسَائِلُ [resâ΄il] gibi, lâkin elif-i cemʹ hemzeteyn beyninde vâkiʹ olmasını kerîh görüp hemze-i ûlâyı vâv’a kalb ettiler. Ve

ذُؤَابَةٌ [žu΄âbet] Şol deriye derler ki deve pâlânının art kaşına asarlar.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı